Browsing by Author "Basara, Gamze Turan"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Article Anayasa Mahkemesi’nin İptal Kararı Doğrultusunda Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanmada Yasal Düzenleme İhtiyacı(2024) Basara, Gamze Turanİlk defa 1988 yılında Türk Medeni Kanunu’nda düzenleme alanı bulan fiili ayrılık nedeniyle boşanma, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı esasına dayanmaktadır. Kanunda öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin talebi halinde boşanmaya karar verilir. Fiili ayrılık nedeniyle boşanmanın düzenlendiği Türk Medeni Kanunu’nun 166/IV. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından 22.2.2024 tarihinde iptal edilmesiyle birlikte anılan hükümde yeni bir düzenleme yapılması ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Anayasa Mahkemesi iptal kararında, hükümde öngörülen süre koşulunu, eşlerin makul bir sürede boşanma kararı elde etmelerine olanak tanıyacak şekilde düzenlemek üzere Yasama organına, kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz aylık bir süre vermiştir. Bu çalışmada öncelikle Anayasa Mahkemesi’nin söz konusu iptal kararı değerlendirilmiştir. Devamında fiili ayrılığa dayanan boşanmaya ilişkin karşılaştırmalı hukuktaki yasal düzenlemeler incelendikten sonra konuya ilişkin Türk hukukunda öğreti ve uygulamada ortaya çıkan meseleler üzerinde durulmuştur. Son olarak Anayasa Mahkemesi’nin kararında belirtilen iptal gerekçeleri de dikkate alınarak fiili ayrılığa dayanan boşanma hakkında yasal düzenleme önerisinde bulunulmuştur.Article Kişiliğin Korunması Kapsamında Ölümden Sonra Hatıranın Korunması Teorisi(2020) Basara, Gamze Turan; 19115TMK’nun 28/I. maddesi uyarınca kişilik ölümle sona erer. Bu nedenle kişilik başkasına intikal etmez. Ancak birkimsenin ölümünden sonra hatırasına saygısızlık edilmesine yakınlarının katlanması beklenemez. Ölenin kişiliğineyönelik saldırının, yakınlarının ölen kişinin hatırasına saygı duygusunu zedelemesi sebebiyle bizzat kendi kişilikhaklarının ihlal edildiği gerekçesiyle kişiliğin korunmasına yönelik hukuki yollara başvurabilirler.Bu görüş, hatıraların korunan kişilik değerlerinden olması fikrine dayandığından “hatırayı koruma teorisi (Andenkensschutz)” olarak ifade edilmektedir.Ölenin hatırasına yönelik saldırılar sebebiyle kişiliği ihlal edilen yakınları, saldırının önlenmesi, durdurulması,hukuka aykırılığının tespiti davalarının yanı sıra düzeltmenin ve kararın üçüncü kişilere bildirilmesini veya yayımlanmasını talep edebilir, cevap ve düzeltme hakkını kullanabilirler. Ayrıca maddi ve manevi tazminat davaları ilevekaletsiz işgörmeye veya sebepsiz zenginleşmeye dayalı davaları da açabilirler.Article Kişisel Veri İşleme Sözleşmesi(2020) Basara, Gamze Turan; 19115Kişisel veri işleme sözleşmesi, veri işleyenin veri sorumlusunun talimatlarına uygun olarak kişisel verileri işlemeyi taahhüt ettiği; veri sorumlusunun da bu işgörme edimi karşılığında ücret ödeme borcu altına girdiği bir sözleşmedir. Veri sorumlusunun, verilerin işlenmesini sağlamak amacıyla bir gerçek veya tüzel kişiyi yetkilendirmesi ihtiyacı, kişisel veri işleme sözleşmesini gündeme getirmektedir. Bu sözleşme, sözleşme serbestisi ilkesine dayanan ve kanunla düzenlenmemiş bir sözleşme türüdür. Kişisel veri işleme sözleşmesinin esaslı unsurları, kişisel verilerin işlenmesi, bunun karşılığında veri sorumlusu tarafından ücret ödenmesi ve son olarak da sözleşmenin taraflarının anlaşmasıdır. Bu anlaşma herhangi bir geçerlilik şartına tabi kılınmamıştır.Article Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun 6. Maddesinde Yapılan Değişiklik Bağlamında Özel Nitelikli Kişisel Verilerin İşlenmesi(2024) Basara, Gamze Turan7499 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun özel nitelikli kişisel verilerin işlenmesi koşullarını düzenleyen 6. maddesinde önemli değişiklikler yapılmıştır. Anılan maddede, öncelikle özel nitelikli kişisel verilerin işlenmesinin yasak olduğu kuralına yer verilmiş, devamında hükümde sınırlı olarak sayılan sebeplerden birinin varlığı halinde özel nitelikli kişisel verilerin işlenmesinin mümkün olduğu öngörülmüştür. Buna göre, özel nitelikli kişisel veriler bakımından hukuki işleme sebepleri; açık rıza, kanunlarda açıkça öngörülme, fiili imkansızlık, alenileştirme, bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için zorunluluk, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler ya da yetkili kurum kuruluşlar tarafından işleme, istihdam, iş sağlığı ve güvenliği, iş ve sosyal güvenlik veya sosyal hizmetler ve sosyal yardım alanlarındaki hukuki yükümlülüklerin yerine getirilmesi için işleme, siyasi, felsefi, dini veya sendikal amaçlarla kurulan vakıf, dernek veya diğer kar amacı gütmeyen kuruluş ya da oluşumlara ilişkin özel işleme olarak sayılmıştır.Article Kripto Paralarla İlgili Miras Hukukuna Özgü Temel Meseleler(2023) Basara, Gamze TuranKripto varlıkların bir türü olan kripto paralar, açık kaynaklı bir kod olarak üretilmiş, şifreleme teknolojisi ile korunan ve dağıtılan sanal para birimleridir. Dijital dünyada yaşanan gelişmelerle birlikte ortaya çıkan kripto paraların kullanımı, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaygınlaşmaktadır. Özellikle yüksek kâr elde etme yönündeki reklamlar, kripto paralara olan ilgiyi artırmakta ve her geçen gün daha fazla kişi kripto para edinmektedir. Ancak Türk hukukunda kripto paralar hakkında kapsamlı bir düzenlemenin olmaması nedeniyle kişinin ölümünde malvarlığında kripto paraların mevcut olması, miras hukuku bakımından çeşitli hukuki meseleleri gündeme getirmektedir. Bu çalışma kapsamında uygulamada kripto paralar hakkında miras hukuku bakımdan ortaya çıkabilecek meselelere ilişkin olarak özellikle şu soruların yanıtlanması hedeflenmektedir: Kripto paralar hukuki açıdan nasıl nitelendirilmeli ve bu nitelendirme kripto paraların miras yoluyla intikali bakımından ne anlama gelir? Mirasbırakan kripto para birimlerinin mirasçılara intikalini nasıl sağlayabilir? Kripto paraların mirasbırakan tarafından sağlararası karşılıksız kazandırmaya konu edilmesi halinde tenkis talebi, hangi koşullar altında, kime karşı ileri sürülebilir? Terekenin değerinin tespitinde kripto paraların piyasa değeri nasıl hesaplanabilir?Article Mirasçıların Tereke Borçlarından Sorumluluğu Bağlamında Mirasbırakanın Kefalet Borcundan Sınırlı Sorumluluk(2022) Basara, Gamze Turan; 19115Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 599. maddesinde benimsenen “küllî halefiyet prensibi” uyarınca mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile birlikte mirası bir bütün olarak ve kanun gereğince kazanırlar. Mirasbırakanın ölümüyle birlikte, miras yolu ile intikali mümkün olan tüm haklar ve aynı zamanda borçlar herhangi bir işleme gerek kalmaksızın, bir bütün olarak mirasçılara geçer. Mirasçılar, mirasbırakanın intikale elverişli tüm borçlarından, kural olarak kendilerine intikal eden terekeyle sınırlı olmaksızın kişisel malvarlıklarıyla ve müteselsilen sorumlu olurlar. Mirasçıların, mirasbırakanın borçlarından müteselsilen ve tüm malvarlıklarıyla şahsen sorumlu olmaları, alacaklıların menfaatini korurken, dış ilişkide alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olan mirasçı için ekonomik açıdan ciddi tehdit oluşturabilmektedir. Bu durumu dikkate alan kanun koyucu, müteselsil ve şahsi sorumluluk karşısında mirasçıları korumaya yönelik bir takım düzenlemelere yer vermiştir. Bunlardan biri, terekenin resmi defterinin tutulması halinde deftere kaydolunan kefalet borcundan mirasçıların sorumluluğunu sınırlandıran 630. maddede hükmüdür. Mirasçıların mirasbırakanın kefalet borcundan sorumluluğunu sınırlandıran TMK’nın 630. maddesine göre, mirasın resmi defterinin tutulmasının talep edildiği ve mirasın tutulan deftere göre kabul edildiği durumda mirasçılar, mirasbırakanın kefalet borcunun tamamından değil, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi halinde kefalet alacaklısına düşecek miktarla sınırlı olmak üzere bütün malvarlıklarıyla sorumlu olacaklardır.Article Terörle Mücadele Kanunu'nda Düzenlenen Yeni Bir Tasarruf Yetkisi Kısıtlaması Şerhi(2017) Badur, Emel; Basara, Gamze TuranYakın tarihli bir değişiklikle Terörle Mücadele Kanunu'na (TeMK) 20/A maddesi eklenmiş ve bu maddeyle taşınmaz üzerinde malikin mülkiyet hakkının yasayla sınırlandırıldığı yeni bir hal düzenlenmiştir. Maddeye göre TeMK'nda ve Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen bazı suçlar nedeniyle zarar gören gerçek ve tüzel kişilerle kamu kurum ve kuruluşlarının zararlarının tazmini amacıyla, şüpheli ve sanıkların taşınmazları üzerindeki tasarruf yetkileri ceza hâkimi kararıyla kısıtlanabilir. Kısıtlama kararının tapu siciline şerh edilmesi gereklidir. Bu da Türk Medeni Kanunu (TMK) haricinde yer alan yeni bir tasarruf yetkisi kısıtlaması şerhinin, TeMK vasıtasıyla düzenlenmesi anlamına gelmektedir.
