Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/4376
Browse
Browsing Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü by Department "Çankaya Üniversitesi, Meslek Yüksek Okulu, Bankacılık ve Sigortacılık"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Conference Object Citation Count: Uçar, Nuri; Güler, Hüseyin. "Doğrusal Olmayan Bootstrap Koentegrasyon Testleri: OECD Ülkeleri için Satın Alma Gücü Paritesi Üzerine Bir Uygulama", 19. Uluslararası Ekonometri, Yöneylem Araştırması ve İstatistik Sempozyumu, İstanbul: Marmara Üniversitesi, pp. 95-96, 2018.Doğrusal Olmayan Bootstrap Koentegrasyon Testleri: OECD Ülkeleri için Satın Alma Gücü Paritesi Üzerine Bir Uygulama(2018) Uçar, Nuri; Güler, Hüseyin; 189073Bu çalışmanın doğrusal olmayan panel eşbütünleşme testleri önermesinin dışında ekonometri literatürüne ikinci katkısı ise, doğrudan eşbütünleşme testleri elde etmek yerine, uzun dönem denklemden elde edilen hata tahminlerinin hata düzeltme modellerine uzun dönem değişken olarak eklenip, doğrusal olmayan panel eşbütünleşme testlerini bu modeller üzerinden geliştirecek bootstrap yöntemi öne sürmesidir. Uygulamada, Bootstrap hipotez testleri, Monte Carlo yöntemiyle kritik değerler üretilip, bu kritik değerlere göre değerlendirilmiştir. Bootstrap tahminler için -hem parametre hem de istatistikler- Matlab da kod yazılmıştır. Üretilen eşbütünleşme testleri OECD ülkeleri için, Satın Alma Gücü Paritesi için uzun dönem ilişkinin olup olmadığını test etmek için kullanılmışlardır. Bu uygulamadan elde edilen sonuçlara göre, "diğer ülkelerde" uzun dönem ilişki varken, G7 ülkelerinde ise gözlemlenmemiştir. Satın Alma Gücü Paritesinin iki gurup arasında farklılaşması, ilginç bir sonuçtur. Veri seti oluştururken 2008 krizi dikkate alınarak oluşturulmuştur. Krizin 5 yıl öncesi ve sonrası veri setine dâhil edilmiştir. Buradaki amaç kriz şokunu ortak bir faktör olarak düşünmek ve bu faktörün yatay kesitte bağımlılığa neden olduğunu dikkate alarak bootstrap yaklaşımı ile parametre tahminlerini gerçekleştirmektir. Ayrıca, kriz öncesi dönemi kapsayan veriler içinde Satın Alma Gücü Paritesi araştırılmıştır. Tüm ülkeleri dikkate aldığımızda, kriz dönemini içeren 2003.01-2013.01 dönemi ile kriz öncesi dönem farklılaşmaktadır. Kriz öncesi doğrusal olmayan eşbütünleşme gözükürken, kriz döneminde böyle bir şey söz konusu değildir. Krizin neden olduğu ekonomik şokun ülke ekonomilerinde enflasyon ve döviz kuru verilerinde birlikte kırılmalara (co-breaking) neden olması bu değişkenler arasında doğrusal olmayan eşbütünleşmenin varlığı yönünde beklentiye neden olabilir. Bu doğrusal olmayan yapının "diğer ülkelerde" varlığını göstermesi fakat "G7" ülkelerinde ise eşbütünleşmenin gözlemlenmemesi, bu ülkelerin bu süreçte birbirlerinden ayrıştıklarını da göstermektedir Ekonometri teorisi açısından, bu çalışmada ortaya atılan testlerin istatiksel ve asimptotik özellikleri geliştirilmeye açıktır. Ayrıca, burada önerilen doğrusal olmayan testler uygulama açısından sadece bootstrap yaklaşımı ile değil, diğer yatay kesit bağımlılığını dikkate alan panel veri analizi içerisinde de geliştirilmeye uygundur. Uygulama aşamasında ise, döviz kurundaki değişen varyans problemini dikkate alan test istatistikleri ışığında Satın alma Gücü Paritesi geliştirilebilir.Conference Object Citation Count: Uçar, Nuri. "Doğrusal Olmayan Panel Eş bütünleşme Testleri Kullanılarak Fisher Etkisinin OECD Ülkeleri İçin Araştırılması", 2.Uluslararası Ekonomi Araştırmaları ve Finansal Piyasalar Kongresi, 2018.Article Citation Count: Kılıç, Tamer; Saygılı, İhsan (2019). "Örgütsel İletişimin Örgütsel Sessizliğe Etkileri: Havacılık Bakım Merkezlerinde Bir Uygulama/The Effects of Organizational Communication on Organizational Silence: An Investigation in Aviation Maintenance Centers, Vol. 28, No. 1, pp. 111-125.Örgütsel İletişimin Örgütsel Sessizliğe Etkileri: Havacılık Bakım Merkezlerinde Bir Uygulama(2019) Kılıç, Tamer; Saygılı, İhsan; 261218The purpose of this study is to investigate the relationship between organizational communication and organizational silence. In that context, the interaction of organizational communication and organizational silence and its sub-dimensions (acquiescent/accepted silence, defensive silence, prosocial silence) were explored. With this aim, an empirical study was conducted on 324 employees working in aircraft maintenance centers in Ankara. According to the results of the study, it is proved that there is a significant negative association between organizational communication and organizational silence. It’s also determined that there is a significant negative relationship between organizational communication and accepted silence & defensive silence. On the other hand, the results indicated that there is a significant positive relation between organizational communication and prosocial silence (which is the other sub-dimension of organizational silence).Article Citation Count: Kılıç, Tamer; Saygılı, İhsan (2019). "Örgütsel İletişimin Örgütsel Sessizliğe Etkisinde Örgütsel Bağlılığın Aracı Değişken Rolü: Görgül Bir Araştırma/The Mediator Role of Organizational Commitment in the Effects of Organizational Communication on Organizational Silence: An Empirical Research", Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Vol. 5, No. 1, pp. 1-22.Örgütsel İletişimin Örgütsel Sessizliğe Etkisinde Örgütsel Bağlılığın Aracı Değişken Rolü: Görgül Bir Araştırma(2019) Kılıç, Tamer; Saygılı, İhsan; 261218Bu çalışma; örgütsel iletişim ve çalışanların örgütsel sessizlik davranışları arasındaki ilişkide örgütsel bağlılığın aracı değişken rolünü incelemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada “örgütsel iletişim” bağımsız değişken, “örgütsel bağlılık ve örgütsel sessizlik” ise bağımlı değişkenler olarak incelenmiştir. Bu kapsamda örgütsel iletişim “dikey iletişim, bilgi paylaşımı ve yönetici davranışları” alt boyutlarıyla, örgütsel bağlılık “duygusal bağlılık” alt boyutuyla, örgütsel sessizlik ise “kabullenici sessizlik, savunma amaçlı sessizlik ve örgüt yararına sessizlik” alt boyutlarıyla ele alınmıştır. Çalışma için Ankara’da faaliyet gösteren havacılık bakım merkezlerinde görevli 324 çalışana anket uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, örgütsel iletişimin çalışanların duygusal bağlılığını olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir Diğer taraftan “örgütsel iletişim ile örgütsel sessizlik” arasında ve “duygusal bağlılık ile örgütsel sessizlik” arasında negatif yönlü anlamlı ilişkiler olduğu belirlenmiştir. Modelde yer alan örgütsel iletişim ile örgütsel sessizlik arasındaki ilişkide örgütsel (duygusal) bağlılığın aracı değişken rolü tespit edilmiş, bu kapsamda duygusal bağlılığın örgütsel iletişim-örgütsel sessizlik ilişkisini negatif yönlü anlamlı şekilde etkilediği görülmüştür.Article Citation Count: Ucar, Nuri; Guler, Huseyin, "Testing stochastic income convergence in seasonal heterogeneous panels", Economic Modelling, Vol. 27, No. 1, pp. 422-431, (2010).Testing Stochastic Income Convergence In Seasonal Heterogeneous Panels(Elsevier, 2010) Uçar, Nuri; Güler, Hüseyin; 189073In this paper we introduce a seasonal version of the Solow-Swan growth model and acquire an empirical income convergence equation. We take this equation as a basis to investigate whether income convergence exists in an OECD sample. To do this, we propose the test statistics under various asymptotic properties for some of the seasonal frequencies in the context of nonstationary heterogeneous panels. Critical values and moments of our statistics are generated and their finite sample performances are examined via Monte Carlo simulations. (C) 2009 Elsevier B.V. All rights reserved.Article Citation Count: Altıntaş, K.M. (2011). The dynamics of financial literacy within the framework of personal finance: An analysis among Turkish University Students. African Journal of Business Management, 5(26), 10483-40191. http://dx.doi.org/ 10.5897/AJBM11.401The dynamics of financial literacy within the framework of personal finance: An analysis among Turkish University Students(Academic Journals, 2011) Altıntaş, Kadir Murat; 17561Poor financial choices could have a number of negative consequences for young people. Financially illiterate graduates might be subject to various financial or judicial enforcements, such as bankruptcy, mortgage crises or financial frauds. In order to protect young adults from the costly consequences of financial illiteracy, the evaluation of financial literacy must be analyzed for transforming them into financially knowledgeable individuals by the help of financial education. The main purpose of this study is to reveal the special characteristics that influence the financial literacy of university students, as well as to evaluate their financial literacy level. Results show that university students do not have adequate knowledge on personal finance and financial management, in other words they need to enhance their financial literacy in order to protect their financial security at the medium and long run. In addition, the most important factors that affect the overall personal financial literacy of university students within the framework of the survey are class rank, age, family's income level, and students' discussion potential with their parents about financial mattersArticle Citation Count: OMAY, T., (2010). Türkiye için reaksiyon fonksiyonunun doğrusal olmayan modelle tahmin edilmesi. Çankaya University Journal of Humanities and Social Sciences, 7/2 (Kasım 2010), ss.467–490. ISSN 1309-6761Türkiye için reaksiyon fonksiyonunun doğrusal olmayan modelle tahmin edilmesi(Çankaya Üniversitesi, 2010) Omay, Tolga; Hasanov, Mübariz; 19320In this paper we have estimated the monetary reaction function of the Central Bank of the Republic of Turkey. The originality of the paper is that we have used smooth transition functions (STR) that allow for proper modelling of nonlinearities and asymmetries in the relationship between variables under consideration. The estimated models suggest that the backward-looking instead of foreward-looking models best characterize the Central Bank’s reaction function, that is, the Central Bank reacted to past inflation rates rather than to future rates. This finding is in conformity with earlier research. We have found that the main purpose of expansionary policy of the Central Bank is to stabilize output whereas contractionary policies aimed only at reducing the inflation rate. The fact that the Central Bank has disregarded inflation in conducting expansionary policy and focused only on output stabilisation may explain why the Central Bank was not successful in fighting inflation. Besides, neither in expansionary policy regime nor in contractionary policy regime, real exchange rate is not targeted by the Central Bank. Moreover, budget deficit is targeted only in the contractionary policy regime