Uluslararası Ticaret ve Finans Bölümü Tezleri
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/163
Browse
Browsing Uluslararası Ticaret ve Finans Bölümü Tezleri by Language "tr"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Almanya'daki Türk diasporası firmalarının alman pazarına yönelik uygulamaları(Çankaya Üniversitesi, 2017) Arslan, Bilge DilaBu çalışmanın temel amacı, Almanya'daki Türk diasporası firmalarının pazarlama stratejilerini incelemektir. Bu stratejiler incelenirken, özellikle diaspora kavramının temelinde yatan göç kavramı ele alınarak Almanya'da yaşayan Türk diasporasının kurdukları firmalar üzerinde incelemeler yapılmıştır. Bu kapsamda Almanya'daki 43 Türk firma yetkilisine anket uygulanmıştır. Bu anket çalışmasında, bu firmaların bulundukları sektörlerde uyguladıkları pazarlama stratejileri, firmaların Alman pazarında karşılaştıkları sorunlar ele alınmıştır. Sonuç olarak, reklamda sadece broşür kullanımının satışları olumlu yönde etkilediği saptanmıştır.Master Thesis Destekten yoksun kalma tazminatı(2017) Musabeyli, Sıdıka YağmurYüksek Lisans tezi olarak hazırladığımız bu çalışmada, destekten yoksun kalma tazminatı incelenmiştir. Destek yoksun kalma tazminatı, uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir tazminat türüdür. Destekten yoksun kalma tazminatı, ölüm olayı sonucunda ölen kişinin yaşarken yardımda bulunduğu veya ilerde bulunması muhtemel kişilerin mal varlıklarında oluşan zararların giderilmesinden ibarettir. Bu tazminatı talep edebilmek için öncelikle ölenin, tazminatı talep eden kişiye mevcut veya ileride olması muhtemel desteğinin ispatı gerekmektedir. Bunun yanı sıra destek görenin de ölen desteğin bakımına ihtiyacı olduğu ispatlanmalıdır. Destekten yoksun kalma tazminatı bağımsız karakter ve istisnai nitelik taşıdığı gibi temelini maddi bir zararın oluşturduğu yansıma yoluyla uğranılan bir tazminat türüdür. Destekten yoksun kalma tazminatının kaynağını haksız fiiller, sözleşmeler veya vekalet iş görme oluşturabilir. Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken desteğin gelirinin ve elde ettiği ekonomik değerlerin belirlenmesi gerekmektedir. Desteğin ölümüyle, destek görenin elde ettiği menfaatler ile hayatta kalan eşin yeniden evlenme ihtimali destekten yoksun kalma tazminatında indirime sebep olmaktadır. Çalışmamızda destekten yoksun kalma tazminatı ile ilgili doktrindeki tartışmalar ile Yargıtay uygulamalarına yer verilmiştir.Master Thesis Ege Denizi'nde yasadışı göç sorununa yönelik lojistik yer seçimi problemi(Çankaya Üniversitesi, 2017) Yılmaz, LeventBu çalışmada, Ege Denizi'nde yaşanan yasadışı göç sorunuyla mücadele etmek ve operasyonel faaliyetleri desteklemek amacıyla kurulacak bir lojistik tesis yeri seçimi, AHS ve MULTIMOORA yöntemleri ile analiz edilmiştir. Yer seçimi faktörleri literatür taraması ile analiz edilmiş ve uzmanlarla yapılan mülakatlar sonrası AHS yöntemi kullanılarak faktörlerin ağırlıkları belirlenmiştir. Sıralamalar alternatif seçim yerleri, faktör ağırlıkları ve faktör değerlerine göre MULTIMOORA Yöntemi kullanılarak yapılmıştır. Birinci bölümde; lojistik ve tesis kavramlarının yanı sıra, tesis yeri seçimi hakkında literatür incelemesi yapılmıştır. Daha önce tesis yeri seçimine ilişkin yapılan çalışmalara örnekler verilmiştir. İkinci bölümde; çok kriterli karar verme tanımı yapılmış ve araştırmada kullanılacak yöntemlere ilişkin bilgiler verilmiştir. Üçüncü bölümde; araştırmanın Ege Denizi'nde ele alınmasına bağlı olarak yaşanan yasadışı göç sorunu hakkında bilgi verilmiş ve sorunun çözümünde kullanılacak kriterler belirlenmiştir. Dördüncü bölümde; AHS yöntemi kullanılarak yapılan mülakatlar ile kriter ağırlıkları tespit edilmiştir. Beşinci bölümde; MULTIMOORA yöntemi ile problemin çözümü yapılmış ve alternatif kuruluş yerleri sıralanmıştır. Altıncı bölümde; araştırmada yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verildikten sonra değerlendirme yapılmıştır. Bu çalışmada yapılan incelemeler, değerlendirmeler ve öneriler bireysel görüşleri yansıtmaktadır.Master Thesis Eğitim-tasarruf ilişkisi:Bir uygulama(Çankaya Üniversitesi, 2017) Kanık, Zehra BurçinSon yüzyılda, ülke ekonomilerinin uzun dönemli ve sürdürülebilir bir şekilde gelişmesini değerlendirirken, insani gelişme ve iktisadi büyüme gibi kavramlar öne çıkmaktadır. İnsani gelişme kavramının en önemli ölçütlerin birisi ise eğitimdir. Türkiye, eğitimde geçtiğimiz yüzyıla göre daha hızlı gelişme göstermesine rağmen kendi gelir grubundaki ülkelerin arasında eğitim alanında diğer ülke ortalamalarının altında yer almaktadır. Türkiye'de eğitim sisteminin önemli sorunları ve yetersizlikleri bulunmaktadır. Eğitimde yaşanan iyileşmeler neticesinde daha iyi yetişmiş insan sermayesine sahip olan ülkelerde, toplam üretimin artması ile paralel olarak, kişi başına gelir de yükselmektedir. Gelirlerin artması ise bireylerin, tüketim harcamalarının yanı sıra daha fazla tasarruf etmelerine olanak sağlamakta; bu durum da yatırımların arttırılmasına katkıda bulunarak, verimlilik artışlarını doğurmaktadır. Türkiye, düşük tasarruf oranlarından kaynaklanan tasarruf ve yatırım açıkları ve cari açık ile yüzleşmektedir. Bu tezin temel amacı, Türkiye'de eğitim ile tasarruf arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir. "Türkiye'de eğitim ile tasarruf arasında bir ilişki vardır." hipotezi, oluşturulan ampirik bir model yardımıyla 1975-2013 yılları arası Türkiye verileri ile çeşitli ekonometrik yöntemler kullanılarak incelenmektedir. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular, Türkiye'de uzun dönemde eğitim ile tasarruflar arasında pozitif ve eğitimden tasarruflara doğru bir ilişkinin varlığını göstermektedir. Kısa dönemde ise böyle bir ilişkinin varlığına rastlanmamıştır.Master Thesis Public private partnership and public private partnership project finance modelling(2019) İde, SelenHükümetler, sağlık, ulaşım, kentsel gelişim gibi çeşitli endüstri alanlarında altyapı proje yatırımlarında fon sıkıntısı çekmektedir. Yakın bir zamana kadar hükümetlerin üzerinden finansman yükünün kaldırılması amacıyla "özelleştirme" bir çözüm olarak ortaya çıkmıştı. Benzer şekilde EPCF (Mühendislik-Temin-İnşaat-Finans) modeli de, büyük çaplı altyapı yatırımlarının fonlanmasında ciddi katkı sağlamıştır. Ancak bunların hiçbirisi, hazinedeki borç yükünün azaltılması veya kaynak kaybının önüne geçilmesi için yeterli olamamıştır. Son derece esnek bir yapıya sahip kamu ve özel sektörün kuvvetli yanlarını birleştiren Kamu Özel Ortaklığı tam da arzu edilen amaca hizmet eder bir biçimde geçtiğimiz son yıllarda hayata geçmiştir. 1980 sonrasında İngiltere'de başlayıp sonrasında tüm dünyaya yayılan ve son zamanlarda Türkiye'de de şehir hastaneleri, havaalanı, altyapı ve köprü projelerinde de kullanılan Kamu Özel Ortaklığı, kamu hizmetlerinin sunumunda kamu ile özel sektör arasında yapılan, uzun dönemli yatırım projelerinde özel sektörün büyük finansal riskleri üstlendiği, kamunun ise hizmet sunumunu gerçekleştirdiği bir anlaşma türüdür. Tanımından da anlaşılacağı üzere KÖO'nın en belirgin özelliği kamu tarafından halka sunulacak olan ve yüksek bütçe gerektiren geniş çaplı sosyal ve ekonomik projelerin riskleri ve finansmanı özel sektörün sorumluluğundadır. Kamu Özel Ortaklığı kendi içerisinde birçok alt model bulundurmaktadır. Yap-İşlet-Devret, Yap-Kirala, Tasarla-Yap-Finanse Et-İşlet, Yap-Sahip Ol-İşlet modelleri buna örnek olarak verilebilir. Bunun yanı sıra, tarafların arasında sorumlulukların paylaşılması ve fayda-maliyet ilişkisinde Kamu Özel Ortaklığında tek sınırlayıcı etken tarafların yaratıcılığıdır. KÖO ile hayata geçirilen projeler hem kamu hem de özel sektör açısından birçok avantaj sağlamaktadır. Bu avantajlardan en önemlisi; özel sektörün bütçe esnekliğinden, yönetim becerilerinden, dinamizminden, yaratıcılığından ve teknolojisinden faydalanılması ile kamunun halka daha kaliteli, hızlı ve donanımlı bir hizmet sunabilmesidir. Ayrıca, toplumun refahı düşünülerek yapılan hizmetler sonucunda ekonomik büyüme sağlanmaktadır. Özel sektör ise kamu ile ortak bir amaca hizmet ederek kârını maksimize edebilmekte ve hem ülke içinde hem de ülke dışında ekonomik yönden ve ismen kendisini kanıtlayabilecek şansa sahip olmaktadır. Kamu Özel Ortaklığı Proje Finansman Modeli projenin hayata geçirilmesi aşamasında mali yeterlilik, bütçe, kredi, projeden ve özsermayeden elde edilecek nakit akışı, bilanço ile teknik veriler ve varsayımlara dayanarak projenin fizibilitesini ve yatırımın kârlılık oranını sayısal veriler ile değerlendirmeye yarayan bir kaynaktır. Proje finansman modelinde beklenti, yatırımın borç karşılama kapasitesi ve iç verimlilik oranının bankalar tarafından verilen sınır değerden yüksek olmasıdır. Böyle bir durumda bu projenin verimli bir yatırım olduğu söylenebilir. Bu çalışmanın amacı, Kamu Özel Ortaklığı'nın ne olduğunu, hangi alanlarda kullanıldığını açıklamak ve hem kamu hem de özel sektör açısından Kamu Özel Ortaklığı'nın kârlılık analizini Yap-İşlet-Devret modeli ile bir nikel madeni işletmesine uyarlanan kamu özel ortaklığı proje finansman modeli metadolojisiyle göstermektir. Çalışmanın üçüncü bölümündeki tablolarda yapılan hesaplamalar Excel uygulaması üzerinden gerekli formüller ve iterasyonlar uygulanarak hesaplanmıştır. Bu çalışmada, Kamu Özel Ortaklığı kavramının daha iyi anlaşılabilmesi için uygulamaya dair ayrıntılı bir bakış açısına yer verilmiş ve hem kamuya hem de özel sektöre faydalı olabilmesi için Kamu Özel Ortaklığı Modeli kavramı sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Kamu Özel Ortaklığı, Kamu Özel Ortaklığı Proje Finasman ModeliMaster Thesis Türkiye'de gıda taşımacılığı sektörünü etkileyen kriterlerin analiz edilmesi ve önem derecelerinin belirlenmesi(Çankaya Üniversitesi, 2018) Gündüz, MelihBu çalışmanın temel amacı, Gıda taşımacılığında yaşanan sorunları araştırarak bu sorunlara çözüm aramak ve ATP konvansiyonun gelişim süreçleri ile geçişin tamamlanmaması sonucu sektöre olan artı eksi yansıması incelemek. Bu sorunların ele alınmasının nedeni; gıda taşımacılığı sorunlarının nedenlerini bulmak, taşımacılık sonucu kaynaklanan gıda kayıplarını araştırmak, yurtiçi ve ATP Konvansiyona uyum sağlamış yurtdışı taşımacılık yapan firmaların rekabet düzeylerini ölçmek, ATP Konvansiyonun geçişinin tamamlanması ile gıda güvenliğine katkısını incelemek amaçlanmıştır. Çalışmada, sorunları ve gelişimi incelerken Ankara Kahraman Kazan Lojistik Üssü'nde ki gıda taşımacılığı yapan yerel ve uluslararası firmalar incelenmiştir. İnceleme sonucunda, sektörün genel durumu ve yaşanan sorunlar kriterler ile belirlenmiştir. Bu kriterler sonucu sektörün gelişimi ve sorunların çözümü için tavsiyeler alınmıştır. Çalışmada, Avrupa'da ki gıda taşımacılığı incelenerek Türkiye'de ki taşımacılık ile farkları ortaya koyulmuştur. 41 ülke tarafından kabul edilen ve yürürlüğe giren ATP Konvansiyonu'nun incelemesi yapılarak Türkiye'de uygulanmasının sektör ve nihai tükeci açısından ne kadar önemli olduğu kanaatine varılmıştır. Çalışmanın analizinde; ÇKKV yöntemlerinden AHP yöntemine başvurulmuştur. Literatür araştırması sonucu belirlenen kriterler, sektörün önde gelen firma yetkilileri ile yapılan yüz yüze görüşmeler ve anket uygulaması ile incelenmiştir. Analizler sonucu elde edilen veriler, AHP yöntemi uygulaması ile önem derecelerine göre sıralanmıştır. Anahtar Kelimeler: Gıda Taşımacılığı, Frigorifik Taşımacılık, Gıda Lojistiği, ATP Konvansiyonu