Hukuk Fakültesi
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/265
Browse
Browsing Hukuk Fakültesi by Subject "Anayasa Değişikliği"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Article 6771 Sayılı kanunla anayasada yargıyla ilgili yapılan düzenlemeler(2018) Uzun, Cem Duran; 19006; HukukArticle 6771 Sayılı Kanunla Anayasada Yargıyla İlgili Yapılan Düzenlemeler(2018) Uzun, Cem Duran; 19006; Hukuk6771 sayılı Kanunla Anayasada kapsamlı değişiklikler yapıldı ve hükümet sistemi parlamenter sistemden Türkiye’ye özgü bir başkanlık sistemine dönüştürüldü. Bunun yanında yargı ile ilgili de önemli değişiklikler yapıldı. Yargının tarafsızlığı bağımsızlığının yanına eklendi, askeri yargı kaldırıldı ve Hakimler ve Savcılar Kurulu yeniden yapılandırıldı. Yapılan bu değişikliklerin bazıları yerinde olmakla beraber özellikle Hakimler ve Savcılar Kurulunun oluşumuna ilişkin bazı hükümlerinin yeni hükümet sisteminin gerekleri doğrultusunda yeniden ele alınması gerekecektir. Yargının tarafsızlığı, yargının bağımsızlığı ve hakimlik teminatları gibi temel bir ilke olarak Anayasaya eklenmiştir. Yargının bağımsızlığı ile yakın ilişkili olan tarafsızlık kavramının Anayasada açıkça yer almasa da çok sayıda kanunda yer bulduğunu görmekteyiz. Ayrıca insan hakları sözleşmelerinde ve AİHM kararlarında tarafsız mahkeme kavramı adil yargılanma hakkının önemli bir unsuru olarak kabul edilmektedir. Bu açıdan tarafsızlığın anayasaya eklenmesi yerinde olmuştur. Askeri yargının kaldırılması uzun süredir konuşulmaktaydı ve yeni anayasa çalışmalarında bu konuda genel bir görüş birliği oluşmuştu. Bu sebeple hem askeri yüksek yargının hem de ilk derece askeri mahkemelerin kaldırılması konusunda herhangi bir tartışma olmamıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulunun oluşumunda adliyelerde yapılan seçimlerin kaldırılması adliyeleri siyasallaştırması ve kamplaşmaya sebep olması sebebiyle yerinde olmuştur. Ancak Kurulun oluşumunda yargı organlarına hiç yer verilmemesi ve tamamen TBMM ve Cumhurbaşkanının yetkili olması eleştirilere sebep olmuştur.Article Anayasa Hukukunda “yalancı” alf ross paradoksu(Çankaya Üniversitesi, 2011) Turhan, MehmetFelsefi veya mantıksal paradokslara verilebilecek en iyi örneklerden biri “Yalancı Paradoksu”dur.“Yalancı Paradoksu”nda, “Bu cümle yanlıştır” ifadesi şaşırtıcıdır; çünkü eğer cümle yanlışsa doğru, doğruysa yanlış olmaktadır. Bu tür cümleler rasyonel çözümlemelere direnen bir ifadelerdir. Alf Ross’a göre kendine atıfta bulunan normlar anlamsızdır; bunun nedeni kendine atıfta bulunan cümlelerin anlamsız olmasıdır. Bazı hukuk kuralları başka hukuk kurallarının nasıl değiştirileceğini düzenler. Ama bu “değiştirmeyle ilgili kurallar” da çoğunlukla daha üstte yer alan ve bu kuralların nasıl değiştirileceğini düzenleyen kurallar tarafından değiştirilebilir. Anayasa değişikliğini düzenleyen kural gibi, değişikliği düzenleyen kural, kendi sistemi içinde en üstte yer alıyorsa, bu kural sadece bu kuralın getirdiği usule uyularak değiştirilebilecektir. Alf Ross paradoksu anayasada anayasa değişikliğini düzenleyen hükmün kendisi, bu hükmün değiştirilmesinde kullanıldığında ortayla çıkmaktadır. Ross’a göre anayasa değişikliğini düzenleyen hükmün kendisinin değiştirilmesi kavramsal ve mantıksal güçlüklerle dolu olduğundan, bu paradoksun çözümü için değiştirilemeyen ve yazılı olmayan temel bir normun varlığının varsayılması gerekmektedir. Bu yazıda Alf Ross’un paradoksu incelenmiş ve bulduğu çözüm eleştirilmiştir. Peter Suber’in doğrudan kabul teorisi bize hiçbir kuralın mutlak olarak değiştirilemez olamayacağını göstermektedir. Gerekli kabul sağlandıktan sonra halk her türlü yasayı değiştirebilir.