Bayıllıoğlu, Uğur
Loading...
Name Variants
Job Title
Doç. Dr.
Email Address
ugurbayil@cankaya.edu.tr
Main Affiliation
Hukuk
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Files
Sustainable Development Goals Report Points
SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.

Scholarly Output
23
Articles
39
Citation Count
0
Supervised Theses
0
23 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 23
Article Uluslararası Adalet Divanı’nın Kosta Rika-Nikaragua Kararında Adalar Hakkındaki Tespitlerine İlişkin Bazı Gözlemler(2018) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukUluslararası Adalet Divanı, 2 Şubat 2018 tarihli kararı ile Kosta Rika ile Nikaragua arasında Karayip Denizi ve Pasifik Okyanusu’nda karasuları, münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı sınırlandırması yapmıştır. Kararda, Karayip Denizi’nde konumlanmış bulunan adaların statüsü ve münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı sınırlandırmasına etkileri meselesi gündeme gelmiştir. Divan, söz konusu adaların deniz yetki alanı sınırlandırmasına etkileri açısından, uluslararası yargı içtihadında bulunan farklı yöntem ve değerlendirmelere başvurarak, tespitler yapmıştır. Çalışmada, Divan’ın bu tespitleri, önceki içtihat ile beraber değerlendirilerek, somut davada nasıl sonuca ulaşıldığı gösterilmiştir. Fakat özellikle bazı noktalarda gerekçesizlik ve eksik gerekçe eleştirisi yapılmış ve bunun sakıncalarına değinilmiştir.Article Uluslararası Adalet Divanının Romanya ile Ukrayna Arasındaki Deniz Alanı Sınırlandırmasında Serpents Adasının Etkisine İlişkin Tespitleri(2010) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukUluslararas› hukukta adalar›n sahip oldu¤u deniz alanlar› ve deniz alanlar› s›n›rland›rmas›na etkileri meselesi devletler aras›nda bir çok uyuflmazl›¤a neden olmaktad›r. Bu çal›flmada, söz konusu mesele üzerinde, Romanya ile Ukrayna aras›ndaki uyuflmazl›k ba¤lam›nda durulacak ve Uluslararas› Adalet Divan›- n›n tespitleri aktar›lacakt›r. Uluslararas› Adalet Divan›, söz konusu davada verdi¤i karar›nda, Serpents Adas›’na, bölgenin co¤rafi özelliklerinden kaynaklanan gerekçelerle, dolayl› yoldan, münhas›r ekonomik bölge ve k›ta sahanl›¤› vermemifltir.Article Uluslararası Adalet Divanı’nın Tutuklama Müzekkeresi Davası Hakkındaki Kararına İlişkin Bir Değerlendirme(2006) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; Hukuk11 Nisan 2000 tarihinde, bir Belçika soruşturma yargıcı tarafından, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin görevdeki Dışişleri Bakanı Abdulaye Yerodia Ndombasi hakkında, çok sayıda Tutsi sivilin katledilmesine neden olan ırki nefreti tahrik fiilleri nedeniyle, uluslararası insancıl hukukun ciddi ihlalleri ve insanlığa karşı suç işlediği iddiası ile, gıyapta, bir uluslararası tutuklama müzekkeresi düzenlenmiştir. Demokratik Kongo Cumhuriyeti hükümeti, Yerodia’ya karşı hazırlanan tutuklama müzekkeresinin uluslararası dolaşımının, görevdeki dışişleri bakanının kişi dokunulmazlığı ve bağışıklıkları konusundaki uluslararası örf ve adet hukuku kurallarını ihlal ettiğini açıklamış ve Divan’dan, Belçika’nın tutuklama müzekkeresini hükümsüz kılmasına karar vermesini talep etmiştir. Belçika, dışişleri bakanının her durumda dokunulmazlıklardan yararlanmasının, uluslararası insancıl hukuk ihlalleri halinde bireysel cezai sorumluluğa engel olacağını ileri sürmüş ve bu iddiasını desteklemek için bazı ulusal ve uluslararası yargı organlarının kararlarına dayanmaya çalışmıştır. Uluslararası Adalet Divanı, Abdulaye Yerodia Ndombasi’ye karşı hazırlanan 11 Nisan 2000 tarihli tutuklama müzekkeresinin ve uluslararası dolaşımının, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin dışişleri bakanının uluslararası hukuk tarafından sağlanan dokunulmazlık ve bağışıklığına saygı çerçevesinde, Belçika’nın Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ne karşı bulunan hukuki yükümlülüğünü ihlal ettiğine hükmetmiş ve Belçika’ya, kendi seçeceği bir yolla, 11 Nisan 2000 tarihli tutuklama müzekkeresini hükümsüz kılmasını emretmiştir. Bu çalışmada, Divan’ın kararı, evrensel yargı yetkisi ve uluslararası hukuk tarafından sağlanan dokunulmazlıklar bağlamında incelenecektir. Ayrıca, kişi dokunulmazlığı ve bağışıklıkların, uluslararası insancıl hukukun ihlalleri karşısındaki hukuki durumu incelenecektirArticle Uluslararası Ceza Mahkemesi Ve Türkiye(2007) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukUluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü, uzun bir müzakere sürecinden sonra, 17 Temmuz 1998 tarihinde kabul edilmiştir. Roma Diplomatik Konferansı sonunda, 120 devlet lehte, 7 devlet aleyhte oy kullanmış, 21 devlet ise çekimser kalmıştır. Türkiye‟de çekimser kalan devletlerden birisidir. Uluslararası Ceza Mahkemesi üzerindeki bazı hukuki ve politik endişeler, Türkiye‟nin Statü karşısındaki konumunu etkilemiştir. Bu çalışmada, Uluslararası Ceza Mahkemesi bağlamında Türkiye‟nin karşılaşabileceği hukuki ve politik sorunlar incelenecektirBook İnsani Müdahele Çıkmazından Çıkış Arayışı: Koruma Sorumluluğu(Turhan Kitabevi, 2016) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukArticle Güncel Gelişmeler Işığında Tevfik Rüşdü Aras’ın 31 Temmuz 1936 Tarihli Tek Taraflı Beyanının Hukuki Sonuçları Hakkında Bir Değerlendirme(2023) Bayıllıoğlu, Uğur; HukukTürk Dışişleri Bakanı Tevfik Rüşdü Aras’ın, Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde yaptığı, 31 Temmuz 1936 tarihli konuşmadaki bir beyanı, Limni ve Semadirek’in silahsızlandırılmış statüsü konusundaki Türk–Yunan uyuşmazlığının önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Lakin bu beyan, Türkiye aleyhine bir hukuki sonuç doğurma kabiliyetini haiz bir tek taraflı işlem teşkil etmemektedir. Zira Aras’ın tek taraflı beyanı, tek taraflı işlemlerin oluşum ve geçerliliğine ilişkin uluslararası yargı kararlarında kabul edilen ilke ve kriterlerle bağdaşmamaktadır. Söz konusu tek taraflı beyan, siyasi bir nitelik arz etmekte olup, dönemin karşılıklı iyi duygulara dayanan Türk–Yunan ilişkilerinin bir yansımasıdır. Lakin Yunanistan bu beyanı, Limni ve Semadirek’in statüsünün değiştiğine ilişkin gerekçelerden birisi olarak kullanmaktadır. Üstelik Yunanistan bunu, yeni tarihli notalarında, resmi tezleri arasında ileri sürmüştür. Dolayısıyla Limni’nin statüsü bağlamında, Aras’ın beyanı açısından 1980’lerde doktrinel düzeyde yapılan tartışma, bugün resmi tezlere de konu olmuş ve büyük önem kazanmıştır. Bu itibarla, meselenin mutlaka incelenmesi ve bu konudaki Türk tezlerinin yeni ve ek argümanlarla desteklenmesinde fayda bulunmaktadır.Article Daimi Hakemlik Mahkemesi’nin Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasındaki tazminat faizi uyuşmazlığına ilişkin kararı hakkında bir değerlendirme(Çankaya Üniversitesi, 2011) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukRusya’ya karşı yapılan 1877–78 Savaşı, Osmanlı imparatorluğu tarihindeki en fecî yenilgilerden biri ile sonuçlanmıştır. Bu savaş, çok geniş arazinin kaybedilmesine ve Osmanlı imparatorluğu’nun gururunun kırılmasına neden olmuştur. Savaş sonrası andlaşmalarında, Osmanlı Hükümeti çok yüksek miktarda tazminat ödemeye zorlanmıştır. Bu tazminat, Rusya’nın savaş harcamaları ve Türkiye’de bulunan Rus tebaa ve müesseselerinin zararlarını tazmin için talep edilmiştir. Rusya’nın savaş harcamaları toprak veya para olarak ödenmiş ve bu tazminat türü için bir sorun yaşanmamıştır. Bununla beraber, Türkiye’deki Rus tebaa ve müesseselerinin uğradığı zararlar öngörülen vadede ödenmemiştir. Bunun üzerine Rusya, gecikmeler nedeniyle temerrüt faizi talep etmiştir. Osmanlı Hükümeti bu talebi reddetmiş ve sorunun Uluslararası Uyuşmazlıkların Barışçıl Çözümüne ilişkin Sözleşme ile kurulan Dâimi Hakemlik Mahkemesi’ne arz edilmesini teklif etmiştir. Rusya bu teklifi kabul etmiş ve taraşar uygulanacak usul ve Mahkeme’ye sorulacak soruları belirleyen bir tahkimname imzalamışlardır. Dava sırasında taraşar, iddialarının haklılığını ortaya koymak için, uluslararası hukuk bağlamında bazı hukuki argümanlar gündeme getirmişlerdir. Mahkeme, bu argümanlar hakkında, uluslararası hukukun gelişimine katkıda bulunan yorumlar yapmıştır. Sonuç olarak, Mahkeme, Osmanlı Hükümeti’nin argümanlarından birini kabul ederek, davayı Osmanlı imparatorluğu lehine karara bağlamıştır. Böylece Osmanlı imparatorluğu, temerrüt faizi ödemekten kurtulmuştur. Bu çalışmada, taraşarın argümanları ve Mahkeme’nin yorumları ve kararı, uluslararası hukuk bağlamında incelenecektir.Book Uluslararası Hukuk Açısından Ege Karasuları Sınırlandırması(Turhan Yayınevi, 2011) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukArticle Prevlaka Yarımadası Uyuşmazlığı ve Deniz Alanları Sınırlandırmasına Yansımaları(2022) Bayıllıoğlu, Uğur; Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukPrevlaka Yarımadası üzerindeki egemenlik uyuşmazlığı, Eski Yugoslavya’nın iki cumhuriyeti olan Hırvatistan ile Karadağ arasında halen sürmekte olan bir uyuşmazlıktır. Taraflar arasında imzalanan 10 Aralık 2002 tarihli Antlaşma ile Yarımada’nın geçici olarak statüsü düzenlenmiş ve Kotor Körfezi dışında, geçici karasuları sınırlandırması yapılmıştır. Söz konusu Antlaşma, münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı sınırlandırması yapmamıştır. Hırvatistan son dönemde hidrokarbon faaliyetleri ve münhasır ekonomik bölge ilanını içeren tek taraflı eylem ve işlemler icra etmektedir. Karadağ ise bu konularda itirazını bildirmekte tarafların daha önce mutabık kaldıkları Uluslararası Adalet Divanı seçeneği üzerinde ısrar etmektedir. Eğer uyuşmazlık uluslararası yargıya arz edilirse, uti possidetis juris ilkesinin karada ne şekilde uygulanacağı ve denizde, hangi deniz alanında uygulanabileceği soruları tartışma konusu olacaktır. Sınırlandırma hukuku açısından ise kesme etkisiyle, adaların sınırlandırmaya etkisinin ön plana çıkacağı; ilaveten seyrüsefer çıkarları ve sahil uzunlukları meselelerinin tartışılacağı açıktır. Uyuşmazlığın çözümünde, Karadağ’ın Avrupa Birliği üyeliği perspektifi de Avrupa Birliği’nin tutumuna bağlı olarak önemli rol oynayabilecektir.Article Uluslararası adalet divanının Romanya ile Ukrayna arasındaki deniz alanı sınırlandırmasında Serpents adasının etkisine ilişkin tespitleri(Çankaya Ünivesitesi, 2010) Bayıllıoğlu, Uğur; 19327; HukukUluslararası hukukta adaların sahip olduğu deniz alanları ve deniz alanları sınırlandırmasına etkileri meselesi devletler arasında bir çok uyuşmazlığa neden olmaktadır. Bu çalışmada, söz konusu mesele üzerinde, Romanya ile Ukrayna arasındaki uyuşmazlık bağlamında durulacak ve Uluslararası Adalet Divanının tespitleri aktarılacaktır. Uluslararası Adalet Divanı, söz konusu davada verdiği kararında, Serpents Adası’na, bölgenin coğrafi özelliklerinden kaynaklanan gerekçelerle, dolaylı yoldan, münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığı vermemiştir.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »