Mimarlık Bölümü Tezleri
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/219
Browse
Browsing Mimarlık Bölümü Tezleri by Issue Date
Now showing 1 - 20 of 38
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Importance of daylight as a component of sustainability in shopping mall examples(2012) Al-Jubouri, Omar HamadThe use of natural light in interior spaces of shopping malls is very beneficial because energy consumption can be reduced in this big scale building type and conditions for employees and numerous users of these spaces can be enhanced, which positively affect their health. The concept of sustainability is a rapidly growing area of focus for many interior designers. Interior designers are among professional groups who have a considerable impact on sustainability. The research explores the effects of daylight in the interior spaces of shopping malls for achieving sustainable interior spaces. The research hypothesis is that shopping mall with more daylight will be sustainable in many aspects such as enhancing indoor environment quality, energy efficiency, and as well daylight affects human behaviors and psychology. This research would contribute to the awareness on the necessity and ways of providing daylight in buildings, especially in shopping malls interior spaces. Ways of bringing natural light into inner spaces will be examined through providing examples and studies which have been done in this matter.Master Thesis Influences of islamic architecture on gothic architecture(2015) Mohammed, Ahmadjalal AirubyeIn starting of the 7th century and with beginning decline of the Byzantine Empire, Islamic civilization has appeared as a new power. Benefited from the science of preceding civilizations, honed and developed it and put it within its own private template and it became the fountain that all humanity benefited from. At this time, Europe was overwhelmed in the darkness of ignorance and corruptions. As a result, it was natural it seeks to find who takes her hand to advance heading for a fertile source of science and knowledge (Islamic civilization), to capitalize on various sciences like medicine, chemistry, architecture, decoration and mathematics. Here, will highlight on the possible influences of Islamic art and architecture on the Gothic architecture in Europe. The study dealt with different models of Islamic and Gothic architecture as it contained features, characteristics and architectural and decorative elements especially those that are believed to be in connection with this influence. The aim of the study is to frame the magnitude of the influence of Islamic architecture in Gothic style of European architecture and it seeks to make the reader and the receiver know the estimated size of this effect through the compare and analysis method according to the temporal and spatial appearance for each element, and the impact of these items on the interior space of the Gothic style. The study concluded that there are large number of Islamic architecture elements (architectural and decorative) that have affected and sometimes were directly transferred to the Gothic style through multiple ways, including trade, Islamic expansion and the Crusades. And these borrowed elements have a big role on architecture, interior and ornamentation of Gothic churchMaster Thesis Passive design guideline for hot humid climate in Libya: Lessons from past, visions for future(2019) Sasi, Eman Atti YousifGünümüzde Libya'daki çağdaş konutlar, yüksek enerji tüketimi ve sosyal ihtiyaçların karşılanmasındaki sorunlardan olumsuz şekilde etkilenmiştir. Bu nedenle bu çalışma, sıcak nemli bölgelerde pasif konutların sürdürülebilir tasarımına rehberlik eden çözümler üreterek çağdaş konut sorunlarının çözülmesini amaçlamaktadır. Bu çalışmanın metodolojisi, geleneksel ve çağdaş konutlarda yaşayan insanların kimlik problemlerini ve gelecek ihtiyaçlarını soruşturan bir anketi içermektedir. İkinci olarak ise geleneksel ve çağdaş konutlar olmak üzer iki tip konutta da yaşama deneyimi olan insanların çağdaş konut ihtiyaçları üzerine bir örnekleme çalışması yapılmaktadır. Bu çalışmanın sonucunun önemi, önceki çalışmalarda araştırılmayan sıcak nemli bölgedeki pasif konutlar için sürdürülebilir rehberler bilgisine katkıda bulunmasıdır.Master Thesis The effect of political conflicts and war on meaning and use of public squares: Derna example, Libya(2019) Agfiar, Nidal Fathi IbrahimKentsel kamusal alanlarda sosyal yaşam hayati bir rol oynar; birçok çalışma bu rolü başarılı toplanma mekanları tasarlanmasında ana etki olarak değerlendirmiştir. Bu rol, sosyal kültür değerini, insanların ihtiyaçlarını ve yerel toplumun kimliğini içerir. Dolayısıyla bu çalışma, kentsel kamusal alan probleminin analizinde, ilk olarak toplumun çağdaş kamusal alanı tasarlamadaki rolünü kaybetmesiyle birlikte, tasarım sürecindeki en büyük etki olarak toplumsal değişimin de görmezden gelinmesinin incelenmesini amaçlamaktadır. Dahası, Libya iç savaşı durumunda, savaşın Libya kentlerinde kamusal alan ve toplum üzerindeki etkisinin ne olduğu tartışılacaktır. Sosyal değişimin bu faktörleri ve savaş durumları tasarım sürecinin geleceğinde dikkate alınmalıdır. Yöntem, Libya şehirlerindeki örnek olay incelemesine dayanacaktır ve Derna şehri bu yaklaşımlara örnek olacaktır, bu nedenle bu çalışmanın bulguları "Toplumsal değişimin ve savaş durumunun ışığında kamusal alanın geleceği nedir?" sorusuna cevap verecektir. Bu yaklaşım toplumu ve kamusal alanını etkileyen savaş durumunu analiz edecektir. Bu nedenle, bu çalışma yerel mimarlara ve şehir plancılarına yerel tasarım sürecinin geleceğini geliştirme konusunda yardımcı olmaktadır. Bu çalışmanın önemi, iç savaşın zorlukları sırasında insanları, mekanları ve yapılı çevreyi etkileyen tüm faktörlerin içeriğini kapsamlı bir yaklaşımla ele almasıdır.Master Thesis Influence of spatial organization and signage systems on wayfinding in hospitals: The case of TOBB ETU Hospital(2019) Buyruk, DamlaBu çalışmanın amacı, mekansal organizasyon ve işaretleme sistemlerinin hastanelerde yön bulma performansı üzerine etkilerini ortaya çıkarmaktır. Bu unsurların hastanedeki farklı niteliklere sahip kullanıcılarının yön bulma deneyimine nasıl etki ettiğinin belirlenmesi hedeflenmiştir. Bu bağlamda Ankara Söğütözü semtinde bulunan TOBB ETU Hastanesinde bir saha çalışması yapılmıştır. Bu kapsamda hastanenin 2018 yılı içerisinde en çok kullanılan Kulak- Burun- Boğaz (KBB) polikliniğine kullanıcılarının girişten itibaren gidiş ve dönüş şeklinde ulaşma performansı ve süresi değerlendirilmiştir. Çalışmada bilgi toplama yöntemi olarak, TOBB ETU Hastanesindeki mevcut duruma ilişkin yönlendirme levhaları Betchtel ve Churchman'ın (2002) yön bulma stratejisine ilişkin saptamaları baz alınarak yerinde tespit çalışması yapılmıştır. Bu kapsamda, çalışma üç aşamalı olarak gerçekleştirilmiştir. İlk aşamada, hastanenin iç mekân organizasyonu hastane kat planları üzerinden analiz edilmiştir. İkinci aşamada ise, Lynch'in (1960), kategorize ettiği işaretleme sistemlerinin verilerinden yararlanılmış ve hastanenin mevcutta bulunan işaretleme sistemlerinin türleri, boyutları, rengi, asıldığı yükseklik gibi tüm detaylarıyla incelenmiştir. Son aşamada ise, O'Neill'in (1991) yön bulma davranış ölçütlerine göre gözlemlenerek yapılan anket çalışması ile derinleştirilmiştir. Ayrıca anket katılımcılarının hedef polikliniğe gidiş ve dönüş süresince kat ettikleri yol, izledikleri rota, gerçekleştirdikleri eylem biçimleri olarak ölçülmüş ve değerlendirilmiştir. İnsanların davranışlarındaki çeşitliliğe neden olan kişisel özelliklerindeki farklılaşmaların bu kavramlarla ve zamanla olan ilişkileri SPSS bağıntı analizi programı ile ispatlanmaya çalışılmıştır. Katılımcıların izledikleri rota kullanıcı haritalarına kayıt edilmiş, kullanıcıların davranışları, duraklama süreleri ve işaretleme sistemlerine ilgileri hakkında notlar alınmıştır. Analiz sonuçları olarak hastanenin mekânsal organizasyonu/planı ve hastanedeki işaret sistemleri, tabelaları ve yön bilgilerinin yön bulmada yeterliğinın, katılımcıların rotaları üzerinde gidiş yönlerini kolaylıkla bulma da etkili olduğu görülmektedir. Bu bulgulara göre, hastane kullanıcılarının yön bulma deneyimlerinde iç mekân organizasyonunun ve işaretleme sistemlerinin bir etkisi olduğu'' hipotezi doğrulanmaktadır. Ayrıca farklı backgroundlara sahip kullanıcılar için bu deneyimin nasıl farklılaştığı ortaya çıkarılmıştır. Bu hastanedeki yön bulma başarısında yaş, cinsiyet ve aşinalık durumu gibi değişkenler çok önemli bir rol almamaktadır fakat eğitim durumu değerleri etkilemiştir. Bu tez araştırma konusu ile araştırmacı, yön bulma kolaylığını sağlayan birtakım unsurları mimarın yada tasarımcının henüz tasarım aşamasında iken dikkate alması ve buna göre iç mekanı projelendirmesi konusunda mesajlar vermiştir. Çalışmanın, wayfinding üzerine araştırma yapacak olan diğer araştırmacılara hangi konularda yardımcı olabileceğinden bahsedilmiştir.Master Thesis Decision making model for determining procurement method within public-private partnership framework for airport projects(2019) Mohammed, Ali Omar RamadhanKamu-özel ortaklığı (PPP), proje geliştirmenin en önemli strateji mekanizmalarından biridir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde havaalanları, otoyollar, köprüler, su kaynakları ve telekomünikasyon gibi altyapı projeleri için bir strateji olarak PPP alımının kabul edilmesi. PPP'nin şeffaf tedarik ve en iyi hizmet kalitesi ile paranın karşılığını alması beklenmektedir. Her ne kadar PPP çok karmaşık ve pahalı olsa da, bu projelerin başarısı kamu kuruluşları ve uygulayıcılar için önemli sonuçlar sağlamaktadır. Kamu-özel ortaklıkları projelerinin kritik başarı faktörleri, risk faktörleri ve karar alma araçları hakkındaki literatürün kapsamlı bir incelemesi, bu faktörlerin önemini ortaya çıkarmayı değil, aynı zamanda kapsamlı bir kararın olmadığını da gösterir. uygun bir PPP tedarikinin belirlenmesi için yapım modeli. Özellikle Türkiye'deki havaalanı projeleri, en çok talepkar altyapıların ve bu performansların uygulandığı temel performans düzeyinin, göstergelerin (KPI) bir bölümünü teşkil ediyor. Bu temelde, kamu-özel sektör Kİİ'leri, gelişmekte olan ülkelerdeki ortaklık projeleri (Türkiye) ve uygun PPP modellerinin seçimi, analiz edilmesi ve araştırılması gereken kritik konulardır. Bunun için veriler, eyaletlerde çalışarak ve Türkiye'deki özel PPP uzmanlarıyla anket yoluyla toplanmıştır. Kapsamlı bir sistematik literatür taramasından, 20 CSF ve 46 PPP projesi risk faktörü açıklığa kavuşturulmuştur. Anket anketi, 67'si yanıt veren 167 uzmanla, hem kamudan hem de Türkiye'deki özel sektörden havaalanlarının PPP projelerine cevap verdi. Bu çalışma, Karar Verme Modeli (DMM) için, gelişmekte olan ülkeler için havalimanları projeleri için PPP'ler için KPI'ları göz önünde bulundurarak en iyi PPP tedarikini belirlemek için bir metodoloji yaklaşımı sunmaktadır. Modelin altyapı projelerinde, çoğunlukla havaalanlarında kullanılması bekleniyor. DMM, AHP yöntemiyle başlayan, temelde AHP ve PROMETHEE yaklaşımına dayanan Çok Kriterli Karar Verme (MCDM) yöntemleri, AHP yöntemiyle başlayan ve belirli bir vaka incelemesi için kriterlerin ağırlıklarını belirleyen (New Antalya havalimanı) üzerine yapılandırılmıştır. - Türkiye). PROMETHEE yöntemi alternatifler için nihai sıralama elde etmek için kullanılır. AHP sonuçları, Türkiye'deki PPP havaalanı projeleri için en önemli kriterlerin vaka çalışmasına dayandığını; finans riskleri; istikrar; operasyon riskleri; proje ve süreç kalitesi; yasal çerçeve ve düzenleyici riskler; inşaat riskleri; proje planlama ve strateji; şeffaf yönetimler; ve çevresel ve mücbir sebep riskleri. Ayrıca, yeni Antalya havalimanı projeleri için en iyi PPP alımları elde edilmiş ve önem sırasına göre; yap-işlet-devret (YİD); yap-işlet-işletme modeli (BOO); yap-işlet-işlet-devret (BOOT); uzun vadeli kiralama (LTR); ve imtiyaz modeli. Bu metodolojinin ve DMM'nin her iki sektörden uzmanlar tarafından onaylanması, PPP tedarik seçiminde etkili bir yol olduğunu ve gelişmekte olan ülkeler için uygulanabileceğini göstermektedir. Önerilen araştırma metodolojisi ve DMM, bir araç olarak benimsenebilecek uygulanabilir, evrensel ve test edilebilir olup, karar vericilere, projeleri başarıyla geliştirmek için havaalanları için en uygun PPP tedarik sistemini seçmelerine katkıda bulunur.Master Thesis Tanzimat sonrası Osmanlı hapishane mimarisi: Işınsal plânlı örnekler(2020) Sezer, SelahaddinBu çalışmada, Osmanlı Devleti'nde Tanzimat ile başlayan ve devletin hemen her kademesinde kendini gösteren değişim ve dönüşüm sürecinin ceza mekânlarına ve bu mekânların mimarisine olan yansımaları incelenmiştir. Tez kapsamında Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivlerinden temin edilen çok sayıda plan Tanzimat ile başlayan süreçte Osmanlı idarecilerinin zihninde yer alan hapishane reformunu anlamak adına son derece önemlidir. Bu kapsamda arşivden temin edilen İzmir, İstanbul ve Ankara için tasarlanan ışınsal planlar ile yine Yedikule'de tasarlanan ve adeta kampüs niteliğinde olan hapishane projeleri detaylı bir şekilde incelenmiştir. Bu tezin temel amacı, devletin içerisinde olduğu zor duruma rağmen, hapishane reformu kapsamında, İstanbul başta olmak üzere İzmir ve Ankara hapishaneleri özelinde, daha önce Osmanlı Devleti'nde görmediğimiz plansal düzenlemeler üzerinden yapılmak istenen reformların mekânsal yansımaları değerlendirilmektedir. Çalışma sonucunda Tanzimat ile başlaya süreçte hapishane reformunu gerçekleştire bilmek için yapılan çalışmalar ve kaynak seferberliği hapishane mimari üzerinden değerlendirilmiştir.Master Thesis Depreme dayanıklı mimari tasarım aşamasında derin öğrenme ve görüntü sınıflama yöntemi ile burulma düzensizliği tespiti(2020) Bingöl, KaanMimari tasarım süreci, ana tasarım kararlarının alınmasından detaylandırma aşamasına kadar, farklı birçok konuda uzmanlaşmış kişilerin iş birliği ile gerçekleşse de, ana kararların alınması, plan organizasyonu, kütle kurgusu vb. temel kararlar mimar tarafından alınmaktadır. Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD- Computer Aided Design ) ve Yapı Bilgi Modelleme (BIM- Building Information Modeling ) programları ise genellikle, tasarımın ana kararları alındıktan sonra etkili olmaktadır. Bu nedenle, süreçte alınan ana kararların taşıyıcı sistem hesabı sırasında değiştirilmesinin gerekmesi ise sıkça rastlanan bir durum haline gelmektedir. Bunun oluşmaması için mimari tasarımın erken evrelerinde deprem mimarlığı bilinciyle taşıyıcı sistem kurgusunun bir tasarım girdisi olarak sürece katılması gerekir; çünkü mimari tasarım aşamasında taşıyıcı sistem kurgusunun iyi düşünülmemesi, uygulama projesi aşamasında beklenmedik revizyonlarla karşılaşılmasına ve dolayısıyla hem süreç hem de maliyet olarak ciddi kayıplara neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı, söz konusu probleme çözüm oluşturacak şekilde, derin öğrenme ve görüntü işleme yöntemleri kullanarak, tasarımın erken evrelerinde, mimarlara taşıyıcı sistem kararlarının deprem yönetmeliğine uygunluğu hakkında genel bilgiler verebilecek bir Düzensizlik Kontrol Asistanı (DK-Asistanı) oluşturulmasıdır. Böylelikle, tasarımın erken aşamasında doğru kararlar alınması sağlanacak, uygulama projesi aşamasında gerçekleşebilecek beklenmedik revizyonlar engellenebilecektir.Master Thesis Ahşap sütunlu camilerin taşıyıcı sistem performansları: Kastamonu örneği(2020) Zamur Koçak, SevilayDeprem ülkesi olması sebebiyle Türkiye için tarihi yapılar ve onların kültürel sürdürülebilirlikleri önemlidir. Bu yapıları gelecek nesillere aktarmanın yollarından biri yeni nesil simülasyon teknikleri ile yapısal olarak hassas noktalarını belirlemek ve bu yapıları depreme karşı güçlendirmektir. Bu kapsamda bu çalışmada tarihi yapılar arasında önemli bir yer tutan ahşap sütunlu camiler incelenmiştir. Alan çalışması olarak çok sayıda ahşap sütunlu camiye ev sahipliği yapan ve deprem bölgesinde yer alan Kastamonu seçilmiştir. Bölgede 11 adet ahşap sütunlu cami tespit edilmiş olup ölçüleri alınarak çizimleri yapılmış ve güncel durumları belgelenmiştir. Bu camiler arasından fay hattına en yakın olan iki cami (Kasaba Köy Candaroğlu Mahmut Bey Camii ve Hanönü Yukarı Küreçayı Camisi) seçilerek yapısal davranışlarını ve depreme karşı dayanımlarını belirlemek için yapısal analizleri yapılmıştır. Tarihi binaların yapısal davranışını incelemek için en uygun yöntemlerden birisi sonlu elemanlar analizi yöntemidir. Yapılan 3 boyutlu sonlu elemanlar analizleri her iki caminin yapısal performansları hakkında genel bir fikir vermiştir. Anadolu'daki ahşap sütunlu camilerin yapısal performanslarını iyi bir şekilde sürdürebilmeleri için, özellikle ahşap yapı elemanlarının malzeme özelliklerinin ve bağlantı detaylarının bozulmamasına çaba harcanmalı ve iyi korunmalıdır.Master Thesis Ankara-Ulus Sümerbank genel müdürlük binasının yeniden işlevlendirme sürecinin 20. yüzyıl mimarlık mirasının korunması bağlamında incelenmesi(2020) Şen, Aslı20. yüzyıl mimarlık ürünleri, üretildiği dönemden bugüne tartışma konusu olmuştur. Bunun sebebi geleneksel, alışılagelmiş estetik anlayışın, bu yüzyılın mimari dilinde tamamen kaybolmasıdır. Önceki dönem mimarlığından farklı ölçütlere sahip olmaları, koruma nosyonunun da 20. yüzyıl mimarlık mirası bağlamında yeniden ele alınması gerekliliğini doğurmuştur. Miras kapsamında değerlendirilmesi için bir yapının, eskilik, estetik, tarihsel, işlevsel, sembolik gibi belirli değerlere sahip olması beklenir. Bu değerler, miras öğelerinin nasıl korunması gerektiğini etkileyen önemli faktörlerdir. Ancak, 20. yüzyıl mimarlık ürünleri bu kapsamda kimi değerlerle örtüşmemekte; yeni ölçütlere ihtiyaç duymaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti Ankara, mimarlık tarihimizde önemli yeri olan çok sayıda modern mimarlık mirasına ev sahipliği yapmaktadır. Cumhuriyet'in kurulması ile Atatürk Bulvarı aksı ve onu besleyen diğer caddeler, banka yapıları, bakanlıklar, okullar, vb. modern kamu yapılarının ve yapı tipolojilerinin merkezi haline gelmiştir. Bu tez kapsamında incelenen 1937-1938 yılları arasında Alman mimar Martin Elsaesser tarafından tasarlanan Sümerbank Genel Müdürlük Binası da, bu aks üzerine konumlanan ve kente modern kimliğini veren yapılardan biridir. Bu çalışmada, 20. yüzyıl mimarlık mirası kavramına dikkat çekmek ve kısa zaman önce onarım geçiren bir örnek üzerinden uygulama alanında yapılanları tartışmak amacıyla, Sümerbank Genel Müdürlük Binası'nın yeniden işlevlendirme süreci incelenmiştir.Master Thesis Erken Cumhuriyet dönemi kent parklarının belediyeler dergisi üzerinden incelenmesi(2020) Yılmaz, TuğçeErken Cumhuriyet Dönemi mimarlığı bir devir kapanırken yeni bir devletin kuruluşunu ve ulusun değişen hayatının mimarlığa nasıl yansıdığı anlamak adına Türkiye mimarlık tarihinde önemli bir yere sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla birlikte yeni bir devletin inşa süreci başlamıştır. Cumhuriyet yönetim biçiminin benimsenmesiyle birlikte birçok yenilik yapılmış, cumhuriyetin ihtiyaç duyduğu yeni kamusal mekânlar bu inşa sürecinde şehirlerde yapılmıştır. Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda, kentlerde imar planlamaları oluşturulmuş bu imar planlarında cumhuriyetin ideolojisini yansıtan kent parkları yapılmıştır. Kent parkları, halkın yeni sosyal yaşamının bir parçası olarak eğlenme, dinlenme, egzersiz yapma, toplanma gibi ihtiyaçları karşılamıştır. Parklar cumhuriyet şehirlerinin seküler kamusal mekânlarından biri olarak vazgeçilmez bir parçası olmuş, bazı şehirlerde belediye parkı olarak bazı şehirlerde ise daha büyük ölçekte tasarlanmıştır. Şehirlerde yapılan imar faaliyetlerinde belediyeler aktif bir şekilde rol almıştır. Erken Cumhuriyet Dönemi'nde Belediyeler Dergisi çıkarılmış, belediyelerin yapmış olduğu imar faaliyetleri bu dergide paylaşılmıştır. Belediyeler Dergisi'nde devletin bakış açısından ülkede yapılan çalışmaları analiz etmek mümkün olmuştur. Bu tez çalışmasında, Erken Cumhuriyet Dönemi mimarlığında kentin önemli odak noktalarından biri olan kent parkları, Belediyeler Dergisi üzerinden incelenmiş, şehirlerde yapılan kent parkları, yapım yılı, plancısı, çevresi ile ilişkisi, peyzaj öğeleri, anıt ve yapılar, günümüzdeki kullanım durumuna göre değerlendirilmiştir.Master Thesis Modernizm ve yerellik arakesitinde Sedat Gürel mimarlığı(2021) Göcek, DilekBu çalışmada, modernizm ve yerellik ilişkisi çerçevesinde mimar Sedat Gürel'in eserleri incelenmiş ve modernizme getirdiği, Türkiye bağlamına özgü yorumu teorik çalışmaları ve mimari yapıları doğrultusunda ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu amaç ve kapsam doğrultusunda, tezin ilk bölümünde 'Modernizm ve Yerellik İlişkisi' araştırılmış, ikinci bölümünde ise 'Türkiye'de Modernizm ve Yerellik İlişkisi'i incelenmiştir. Son bölümde ise, ilk iki bölümde oluşturulan teorik çerçeve doğrultusunda Sedat Gürel'in mimarlık anlayışı, teorik çalışmaları ve yapıları irdelenerek, modernizm'e getirdiği, Türkiye bağlamına özgü yorumu ortaya konulmaya çalışılmıştır. Son bölüm, Sedat Gürel'in yapılarının Kenneth Frampton tarafından geliştirilen Eleştirel Bölgeselcilik kriterlerine göre bir analizini de içermiş ve Gürel'in yapıları, topografya, çevre, iklim, dokunsal duyular, yerel malzeme ve doğal ışık bakımından değerlendirilmiştir. Teorik çerçeve ve vaka analizi sonucunda, mimar Sedat Gürel'in, döneminde öncü olacak şekilde, hem modernizmin ortaya koymuş olduğu rasyonel tasarım yaklaşımına sahip olduğu hem de yapılarının yer aldığı bölgenin iklimine, kültürüne, yaşam şekline ve çevresel özelliklerine, diğer bir değişle yapılarının içinde bulunduğu bağlama önem vermiş olduğu gözlemlenmiştir. Bu kapsamda, Sedat Gürel'in, modernizmi Türkiye bağlamına göre yorumlayan özgün mimari yaklaşımı ile kendi dönemi ve sonrasında ayrıcalıklı bir yere sahip olduğu sonucuna varılmıştır.Master Thesis Çift katmanlı cephelerin yangın güvenliği açısından incelemesi(2021) Aşlar, Eylem EzgiYapılı çevrede insan sağlığı, konforu ve güvenliği öncelikli öneme sahiptir. Güvenlik önlemleri içerisinde en önemli risklerin başında yangın riski gelmektedir. Bu nedenle yangın riski, yayılımı ve güvenliği konusu yapı tasarım aşamasından itibaren dikkat edilmesi gereken başlıca konular arasında yer alan kriterlerden biri olarak kabul edilir. Bu çalışma kapsamında 3 boyutlu olarak tasarlanan aynı kat yüksekliğine, farklı plan ve cephe türüne sahip yapı modellerinin yangın simülasyon programında analiz edilmiştir. Elde edilen veriler üzerinden cephe ve plan tiplerine göre yangın anında ortaya çıkan duman ve alev yayılım sonuçları tablolar halinde sunulmuştur. Elde edilen veriler sonucunda bu konu üzerinde ülkemizde daha detaylı çalışmalar yapılması gerektiği, yapının karar aşamasından uygulama aşamasına kadar simülasyonların dikkate alınarak projelendirme yapılması gerektiği ve yönetmeliklerin gerek tasarım gerek uygulama aşamasında iyi bir kılavuz olması adına geliştirilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.Master Thesis Tarihsel süreklilikte Kayseri Osmanlı Dönemi camilerinin karşılaştırmalı mekânsal değerlendirmesi(2021) Oğuz, DenizBu çalışma, Osmanlı Devleti'nde 15.yy'dan 20.yy başına kadar olan dönemde Kayseri merkez ve ilçelerinde inşa edilmiş camilerle, aynı zaman aralığında başkentte ortaya çıkan anıtsal nitelikteki camilerin birbiri ile benzerlik ve farklılıklarının mimari unsurlar üzerinden karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesini amaçlamaktadır. Bu kapsamda Osmanlı Devleti'nin başkentlerinde ortaya çıkan anıtsal örneklerin, Kayseri'de inşa edilen camilerle olan benzerlik ve farklılıkları, camilerin kent ile kurdukları ilişki; plan tipolojileri; örtü sistemleri ve cephe özellikleri bağlamında detaylı olarak incelenmiştir. Bu bağlamda tezin amacı, Osmanlı mimarlık mirasının camiler bazında tarihsel süreçte nasıl değişim gösterdiği, bu değişimin başkentteki camilerin yanı sıra Kayseri Osmanlı Dönemi camileri üzerinden nasıl okunabileceğinin değerlendirilmesidir.Master Thesis Yoğun kullanımlı yapılarda asansör trafiğinin kullanıcı odaklı değerlendirilmesinde dinamik simülasyon programlarının kullanımı; Gazi Üniversitesi Hastanesi örneği(2021) Deligöz, DostcanAsansörler günümüzde önemli yapı elemanlarındandır. Asansörlerin yapı içindeki tasarımı ise sayı ve kapasitelerini de kapsayan trafik analizine göre yapılmaktadır. Asansör tasarımı, farklı alandan uzmanlarca yapı, kullanıcı, sistem özelliklerine bağlı çözümlenen bir tasarım problemidir. Bu da yeni yapılarda ve süreç içindeki artan kullanıma bağlı olarak sistemlerinin yenilenmesi gereken mevcut yapılarda kapsamlı bir trafik analizi ile çözülebilir. Ayrıca analiz; kullanıcı konforu odaklı, yapının verimli şekilde kullanılabileceği, sistem yenilemesi kaynaklı harcamaların minimum olduğu bir tasarım yapabilmek için de önemlidir. Türkiye'de yürürlükteki mevzuata göre yapılması zorunlu olan trafik analizinde, yaygın olarak tercih edilen geliş-gidiş süresi hesabı (RTT-Round Trip Time) yönteminde, sınırlı değişken ve bir dizi formüle göre asansör tasarımı yapılmaktadır. Tüm günlük kullanımın görülebileceği ve bütün yolcu, sistem değişkenlerinin sınanabileceği simülasyon yöntemi ise son derece kapsamlı analizlere imkan vermektedir. Trafik analizinde yaygın olarak kullanılan RTT yöntemiyle simülasyon yönteminin kıyaslanacağı araştırmada simülasyon programı kullanım imkanlarının ve kısıtlarının, doğru analiz edilmiş bir tasarıma ne ölçüde imkan verdiğini tespit etmek amaçlanmaktadır. Yerli literatürde konuyla ilgili yapılan çalışmaların sınırlı olması, mevzuatta ise yöntemle ilgili izlencenin net olmaması, tez konusunun seçilmesinde önemlidir. Bu kapsamda yoğun kullanımlı kompleks bir sağlık yapısı olan, T.C. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi C blok kullanıcı asansörlerinin örnek olay olarak incelendiği araştırmada, RTT yöntemine kıyasla simülasyonun mevcut ve karşılaşılabilecek farklı durumlardaki kullanım senaryolarına ait kapsamlı bir hesaplama ve değerlendirmeye imkan verdiği görülmüştür. Ayrıca COVID-19 salgını kaynaklı sosyal mesafe kurallarının asansör kullanımına ve asansör trafik analizine etkileri de ortaya konmaya çalışılmıştır.Master Thesis Brüt beton yapılardaki bozulma tiplerinin tahribatsız muayene yöntemleri ile tespiti ve onarım yöntemleri: Ankara örneği(2021) Okumuş, MerveGünümüzde de en temel ve yaygın kullanılan yapı malzemelerinden biri olan beton 20. yüzyılın başında mimarlıkta kullanılmaya başlanmıştır. Betonarmenin kullanımı yığma sisteme dayalı mimarlığı dönüştürerek modern mimarlık olarak bilinen dönemin başlamasına katkıda bulunmuştur. Bulunduğu çevrenin çeşitli hava koşullarına karşı dayanıklılık gösteren ve önemli niteliklere sahip olan betonarme 1950'li yılların sonlarından itibaren brüt beton görünümüyle karşımıza çıkmaktadır. Brütalizm akımının da etkisiyle yaygın hale gelen brüt beton ile de modern mimarlık tarihinde önem taşıyan pek çok yapı inşa edilmiştir. Günümüzde varlığını sürdüren ve artık tarihi yapı statüsüne giren bu erken-modern yapılar yakın dönem mimarlık tarihimizi ve inşa edildiği dönemin özelliklerini yansıtması bakımından değerli olup bu yapıların geleceğe sağlıkla aktarılması önem taşımaktadır. Ancak, bu yapılarda uygulama aşamasında ya da kullanım aşamasında çeşitli etkenlerden kaynaklı birtakım bozulmalar meydana gelmektedir. Özellikle brüt beton yapıların korunarak geleceğe iletilebilmesi için ortaya çıkan bu süreksizliklerin tespitinin sağlanıp ihtiyaç durumunda uygun onarımlarla müdahaleler gerçekleştirilmelidir. Bozulmaların tespitleri ve yapılar hakkında bilgi alınabilmesi günümüzde de geliştirilmekte olan ve pek çok avantajı bulunan tahribatsız muayene yöntemleriyle sağlanmaktadır. Çalışma kapsamında yapılan araştırmalar, Ankara'dan örnek seçilen brüt beton yapılar üzerinden incelenmiştir. Bu kapsamda örnek yapılara dair ön araştırma bilgileri ve yerinde tespitlere göre uygulanacak tahribatsız muayene yöntemleri ve gerekli durumlarda uygulanacak onarım yöntemleri literatür araştırmaları üzerinden değerlendirme yapılarak sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Beton, Brüt Beton, Brütalizm, Tahribatsız Muayene Yöntemleri, Onarım YöntemleriMaster Thesis Yüksek yapıların deprem yönetmeliği ve sağlık izleme sistemi yönergesine göre mimari açıdan değerlendirilmesi: İstanbul örneği(2021) Yalçın, İlaydaDeprem gibi yanal yüklere karşı hassasiyetleri ile bilinen yüksek yapıların Türkiye üzerinde yoğunlaştığı noktalara bakıldığında ilk göze çarpan kentlerden birisi İstanbul'dur. Beklenen İstanbul depremi düşünüldüğünde ise kentteki yüksek yapıların deprem performanslarını değerlendirilmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu değerlendirmeyi yapabilmek için çalışmada öncelikle yüksek yapıların tarihçesi, dünyada yüksek yapılarla ilgili mevzuatların gelişimi, yüksek yapılarda kullanılan taşıyıcı sistemler, yüksek yapılara etki eden yükler, 2018 Deprem Yönetmeliğinde yer alan kurallar ve Yapı Sağlığı İzleme Sistemi Yönergesi incelenerek özetlenmiştir. Alan çalışması için İstanbul seçilmiş olup kentte yer alan farklı taşıyıcı sistemlere sahip beş adet yüksek yapı örneği (Sapphire Tower, Metrocity, Elit Residence, İstanbul Gelişim Üniversitesi (Zorlu Plaza) ve Çamlıca Tepesi Radyo ve TV Kulesi) deprem yönetmeliğinde yer alan düzensizlik tanımları ve yapı sağlığı izleme yönergesi kuralları üzerinden değerlendirilmişlerdir. Yapılarda görülen düzensizlik durumları tespit edilip yapı sağlığı izleme yönergesine göre sensör yerleşimine yönelik öneriler yapılmıştır. Bu çalışmada deprem yönetmeliklerinin yüksek yapılar için önemi vurgulanmaya çalışılmıştır. Buna ek olarak 'Yapı Sağlığı İzleme Sistemi' konusunun yüksek yapılarda incelenmesi ile mimari literatürde bu konu hakkında farkındalık yaratarak literatürün genişletilmesi amaçlanmıştır.Master Thesis Alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinde cephe-taşıyıcı sistem ilişkisi bakımından karşılaşılan mimari sorunlar(2021) Saban, Mügeİnşaat sektöründeki yenilikçi düşünce anlayışı ile beraber cephe kavramı, yapıdan farklı olarak gelişmeye başlamış ve alüminyum giydirme cephe sistemlerinin oluşmasına ve gelişmesine neden olmuştur. Günümüzde, alüminyum giydirme cephe sistemlerinin kullanımı, teknolojinin gelişmesi ile beraber yapı sektöründe ki öncü cephe uygulaması haline gelmiştir. Yapıya uygun giydirme cephe sisteminin seçimi performans kriterlerinin yerine getirilmesinde önemli bir koşuldur. Alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinin doğru yönetilmesi, yapıda istenilen performans kriterlerinin yerine getirilmesini sağlar. Yanlış cephe seçimi ve süreçlerdeki eksikliklerden dolayı, alüminyum giydirme cephe sistem uygulamalarında sorunlar meydana gelecektir. Tez çalışmasının asıl amacı olan Türkiye'de ve gelişmiş inşaat standartlarına sahip ülkelerde, alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinde cephe-taşıyıcı sistem ilişkisi hakkında karşılaşılan sorunlar irdelenerek, oluşabilecek farklılıkların, hangi süreçte ne gibi sorunlar yarattığı ve bu sorunlara nasıl çözümler bulunabileceği analiz edilmiştir.Master Thesis Ankara'daki endüstri mirasının korunmuşluk durumu(2022) Tuzocak, MelekCumhuriyet rejimi ile gündeme gelen ekonomik kalkınma planları neticesinde, Ankara'nın üstlendiği Başkent pozisyonundan kaynaklı, ulusun tamamına örnek olacak ve yol gösterecek bir endüstrileşme süreci geçirmesi hedeflenmiştir. Endüstrinin ekonomik kalkınma sürecinde önemli bir rol oynadığını göstermek, sanayi yapıları ile örnek olmak için Başkentte önemli adımlar atılmıştır. Ülkece kalkınmaya; genel olarak tarım, ulaşım, altyapı ve sanayileşme kavramlarının yardımı ile varılacağının düşünüldüğü bu süreçte yapılan birçok endüstri yapısı ve tesisi dönemin fiziksel, sosyal, kültürel ve ekonomik yapısını yansıtması sebebiyle korunması gerekli kültür mirası olarak ele alınmalıdır. Sanayi topluluklarının hafızasında endüstriyel gelişmelerin canlı kanıtı olarak yer edinen endüstri yapıları toplumların sanayi gelişimlerinin izlerini yani o dönemin sosyal ve kültür unsurlarını barındırdığı için bu yapıların varlığının tehdit altında olması bu unsurların sürekliliğin de tehdit altında olması anlamına gelmektedir. Bu çalışmada Ankara'da endüstri mirası kapsamında incelenebilecek yapıların ne derece korunabildiği ya da korunamadığı ortaya koyulmak istenmiştir.Master Thesis Yeşil bina sertifika sistemlerinde doğal aydınlatma kriterlerinin yeterliliği üzerine bir araştırma(2022) Karaköse, BüşraAydınlatma yaşadığımız fiziksel çevre için önemli ögelerden biridir. Günümüzde enerji tüketimiyle beraber enerji verimli yapıları önem kazanmıştır. Bu yapılarda doğal aydınlatma tasarımı enerji verimliliği ve görsel konfor bakımından dikkat edilmesi gereken bir parametre olmuştur. Bu çalışma kapsamında iki LEED Sertifikalı ofis yapısı, doğal aydınlatma kapsamında incelenmiştir. Ofis hacimleri hem saha ölçümü yapılarak hem de aydınlatma simülasyon programı kullanılarak mevcut durum karşılaştırılması yapılmıştır. Doğal aydınlatmanın aydınlık düzeyi ve görsel konfor bakımından yetersiz olduğu durumlar için iyileştirme önerileri analiz edilmiştir. Elde edilen veriler kılavuz oluşturması için tablolar halinde sunulmuştur. Çalışma sonucunda doğal aydınlatma tasarımlarının enerji verimli yapılarda önemli olduğunun, yapı tasarım sürecinden başlayarak değerlendirilmesi gerektiği ortaya konulmak istenmektedir. Bu alanda yapılan çalışmaların geliştirilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.