Mimarlık Bölümü Tezleri
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/219
Browse
Browsing Mimarlık Bölümü Tezleri by Language "tur"
Now showing 1 - 20 of 32
- Results Per Page
- Sort Options
Item Citation Count: Ateş Başıbüyük, Fatma (2022). 19.yy sonu ve 20. yy başında Osmanlı'da teknolojik ütopyalar ve yapılı çevre tahayyülleri / Technological utopia and built environmental imaginations in the Ottoman end of the 19th and the beginning of the 20th centuries. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.19.yy sonu ve 20. yy başında Osmanlı'da teknolojik ütopyalar ve yapılı çevre tahayyülleri(2022) Ateş Başıbüyük, Fatma; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüBu tezin amacı 19. yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başında Osmanlı Devleti'nde ortaya çıkan ütopik anlatılar ve süreli yayınlarda yer alan makale ve görseller üzerinden teknoloji isteği ve gelecek tahayyüllerinin mimari olarak incelenmesidir. Ütopya anlatılarıyla başlayan mükemmel bir toplum oluşturma ihtiyacı, Sanayi İnkılabı ve Reform hareketleriyle yerini teknolojik icatların merkeze alındığı gelecek tasarılarına bırakmıştır. Osmanlı'da ise bu gelecek tasarıları rüya ile başlayan anlatılarda yer bulmuş, bu anlatılarla paralellik gösteren süreli yayınlarda bulunun yazılar ve görseller yoluyla daha geniş kitlelere kendini gösterebilmiştir. Bu süreçte üretim ve gelişim süreçlerine çoktan geçmiş Avrupalı devletleri anlamaya çalışan Osmanlı Devleti, kendi içindeki ve dışındaki çatışmaları, bu yeniliklere yetişmeyi prensip edinerek atlatmaya çalışmıştır. Bu edebi metinlerin geneli Fenni Edebiyat çerçevesi içine girmiş ve gelecek tasarılarının mimarlık söylemlerinde oldukça önemli bir yer üstlenmiştir. Teze başlarken ilk olarak ütopya kavramına ve ilk ütopyalara bakılmıştır. Devam eden kısımda fenni mimarlık kavramı incelenmiş ve mimarlıkla ilişkisi sorgulanmıştır. Fenni mimarlık eserleri içine dahil edilen edebi metinlerdeki rüyalar ve gelecek tahayyüllerine Rüyada Terakki ve Medeniyet-i İslamiyeyi Rüyet, Çamlar Altında Musahabe ve Rüşeni'nin Rüyası adında üç eser seçilerek, eserlerin yazılma amaçları ve mimari ile kurulan ilişkiye bakılmıştır. İlerleyen kısımlarda Şehbal, Resimli Gazete, Kalem ve Cem dergilerinin görsel ve yazınsal metinleri ele alınmıştır. Bu kaynaklar edebi metin seçkileriyle ortak bir söylem oluşturmak amaçlanarak başlıklara ayrılmış ve tezin önemli bir kısmını oluşturmuştur. Bu yazınların birbiri ile olan bağlantıları ve elde edilen söylemin mimarlık alanına katkısı değerlendirilmiştir.Item Citation Count: Zamur Koçak, Sevilay (2020). Ahşap sütunlu camilerin taşıyıcı sistem performansları: Kastamonu örneği / Structural performance of timber hypostyle mosques: The case of Kastamonu. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri EnstitüsüçAhşap sütunlu camilerin taşıyıcı sistem performansları: Kastamonu örneği(2020) Zamur Koçak, Sevilay; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüDeprem ülkesi olması sebebiyle Türkiye için tarihi yapılar ve onların kültürel sürdürülebilirlikleri önemlidir. Bu yapıları gelecek nesillere aktarmanın yollarından biri yeni nesil simülasyon teknikleri ile yapısal olarak hassas noktalarını belirlemek ve bu yapıları depreme karşı güçlendirmektir. Bu kapsamda bu çalışmada tarihi yapılar arasında önemli bir yer tutan ahşap sütunlu camiler incelenmiştir. Alan çalışması olarak çok sayıda ahşap sütunlu camiye ev sahipliği yapan ve deprem bölgesinde yer alan Kastamonu seçilmiştir. Bölgede 11 adet ahşap sütunlu cami tespit edilmiş olup ölçüleri alınarak çizimleri yapılmış ve güncel durumları belgelenmiştir. Bu camiler arasından fay hattına en yakın olan iki cami (Kasaba Köy Candaroğlu Mahmut Bey Camii ve Hanönü Yukarı Küreçayı Camisi) seçilerek yapısal davranışlarını ve depreme karşı dayanımlarını belirlemek için yapısal analizleri yapılmıştır. Tarihi binaların yapısal davranışını incelemek için en uygun yöntemlerden birisi sonlu elemanlar analizi yöntemidir. Yapılan 3 boyutlu sonlu elemanlar analizleri her iki caminin yapısal performansları hakkında genel bir fikir vermiştir. Anadolu'daki ahşap sütunlu camilerin yapısal performanslarını iyi bir şekilde sürdürebilmeleri için, özellikle ahşap yapı elemanlarının malzeme özelliklerinin ve bağlantı detaylarının bozulmamasına çaba harcanmalı ve iyi korunmalıdır.Item Citation Count: Saban, Müge (2021). Alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinde cephe-taşıyıcı sistem ilişkisi bakımından karşılaşılan mimari sorunlar / Architectural problems encountered in the design and production processes of aluminium curtain wall systems in terms of façade-carrier system relationship. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinde cephe-taşıyıcı sistem ilişkisi bakımından karşılaşılan mimari sorunlar(2021) Saban, Müge; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık Bölümüİnşaat sektöründeki yenilikçi düşünce anlayışı ile beraber cephe kavramı, yapıdan farklı olarak gelişmeye başlamış ve alüminyum giydirme cephe sistemlerinin oluşmasına ve gelişmesine neden olmuştur. Günümüzde, alüminyum giydirme cephe sistemlerinin kullanımı, teknolojinin gelişmesi ile beraber yapı sektöründe ki öncü cephe uygulaması haline gelmiştir. Yapıya uygun giydirme cephe sisteminin seçimi performans kriterlerinin yerine getirilmesinde önemli bir koşuldur. Alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinin doğru yönetilmesi, yapıda istenilen performans kriterlerinin yerine getirilmesini sağlar. Yanlış cephe seçimi ve süreçlerdeki eksikliklerden dolayı, alüminyum giydirme cephe sistem uygulamalarında sorunlar meydana gelecektir. Tez çalışmasının asıl amacı olan Türkiye'de ve gelişmiş inşaat standartlarına sahip ülkelerde, alüminyum giydirme cephe sistemlerinin tasarım ve üretim süreçlerinde cephe-taşıyıcı sistem ilişkisi hakkında karşılaşılan sorunlar irdelenerek, oluşabilecek farklılıkların, hangi süreçte ne gibi sorunlar yarattığı ve bu sorunlara nasıl çözümler bulunabileceği analiz edilmiştir.Item Citation Count: Topçu, Selçuk (2022). Amasya'nın tarihi dokusunun 20.yüzyılda değişimi: Yeşilırmak'ın güneyinde sit alanı içindeki bölgenin analizi / Transform of Amasya's historical pattern in the 20th century: Analysis of the region in the site to the south of Yeşilırmak. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Amasya'nın tarihi dokusunun 20.yüzyılda değişimi: Yeşilırmak'ın güneyinde sit alanı içindeki bölgenin analizi(2022) Topçu, Selçuk; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüAmasya, geçmişten günümüze kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış bir açık hava müzesi özelliğine sahiptir ve bu medeniyetlerin mimari eserlerini barındırmaktadır. Bu tez, Amasya şehir merkezinde tarihî öneme sahip sivil mimari örnekleri ve anıtsal yapıları barındıran tarihi bölgenin geçmişten günümüze değişim ve dönüşümünü incelemeyi amaçlamaktadır. Bu nitel araştırmada iki farklı veri toplam yönteminden yararlanılmıştır. İlk olarak, alanyazın kaynakları, kişisel ve resmi arşiv kaynakları, yerel fotoğraflar olmak üzere çeşitli belgelere ulaşılmıştır. Daha sonra alanında uzman bir arkeolog ile görüşme yöntemiyle veri toplama süreci desteklenmiştir. Elde edilen bulgulara göre, tarihsel süreçte yaşanmış doğal afetler ve yangınların sivil mimari örnekleri ve tarihî öneme sahip yapılar üzerinde önemli etkisi olduğu orta çıkmıştır. Belirlenen ve günümüzde kentsel sit olarak koruma altında olan bir bölge üzerinde 20. yüzyıl başlarından günümüze kadar yaşanmış olayların betimlenmesi sayesinde bundan sonra yapılacak araştırmalara katkı sunması beklenmektedir.Item Citation Count: Akmil Kahraman, İrem (2023). Anadolu halk yapı sanatı ve çağdaş mimarlık pratiği: Cengiz Bektaş mimarlığında halk yapı sanatının izleri ve Denizli yöresi konutları örneği / Anatolian folk architecture and the contemporary architectural practice: Vestiges of folk architecture in Cengiz Bektas architecture and the case of Denizli houses. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Anadolu halk yapı sanatı ve çağdaş mimarlık pratiği: Cengiz Bektaş mimarlığında halk yapı sanatının izleri ve Denizli yöresi konutları örneği(2023) Akmil Kahraman, İrem; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüBu çalışmada, Anadolu halk yapı kültürüne önem veren ve bu konuda çalışmalar yapan Cengiz Bektaş'ın, Denizli yöresinde tasarladığı konut yapıları incelenerek, Bektaş mimarlığında Anadolu halk yapı kültürünün izleri aranmıştır. Bu amaç doğrultusunda, ilk bölümde halk yapı sanatı ve Anadolu yapı kültürü incelenmiş ve kavramsal olarak analiz edilmiştir. İkinci bölümde, Türkiye mimarlığında halk yapı sanatının izleri aranırken, bu bağlamda dünyada ve Türkiye mimarlığında etkili olan akımlar ve kavramlar açıklanmıştır. Üçüncü bölümde, Cengiz Bektaş mimarlığında Anadolu halk yapı sanatının izleri aranmış ve teorik çalışmaları ve mimari eserleri bağlamında çalışılmıştır. Bu çerçevede, ilk olarak Cengiz Bektaş mimarlık anlayışı analiz edilmiş, daha sonra halk yapı sanatı çalışmaları aktarılmıştır. Daha sonra Denizli yöresi özellikleri ve geleneksel Denizli konut mimarlığı özellikleri çalışılarak, tez kapsamında çalışma bölgesi olan Denizli'nin özellikleri aktarılmıştır. Bektaş tarafından Denizli'de tasarlanan beş konut yapısı incelenerek, çalışma kapsamında analiz tabloları oluşturulmuştur. Son olarak, yapılan analizler sonucunda elde edilen bilgiler, Anadolu halk yapı sanatı çerçevesinde değerlendirilmiştir. Yapılan teorik analizler ve yerinde incelemelerle, Cengiz Bektaş'ın yapılarını tasarlarken, Anadolu halk yapı sanatı özelliklerini, dönemin modern ve çağdaş gereklilikleri çerçevesinde sentezleyerek yeni bir mimari yorum oluşturduğu sonucuna varılmıştır.Item Citation Count: Tuzocak, Melek (2022). Ankara'daki endüstri mirasının korunmuşluk durumu / Conservation status of industrial heritage in Ankara. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Ankara'daki endüstri mirasının korunmuşluk durumu(2022) Tuzocak, Melek; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüCumhuriyet rejimi ile gündeme gelen ekonomik kalkınma planları neticesinde, Ankara'nın üstlendiği Başkent pozisyonundan kaynaklı, ulusun tamamına örnek olacak ve yol gösterecek bir endüstrileşme süreci geçirmesi hedeflenmiştir. Endüstrinin ekonomik kalkınma sürecinde önemli bir rol oynadığını göstermek, sanayi yapıları ile örnek olmak için Başkentte önemli adımlar atılmıştır. Ülkece kalkınmaya; genel olarak tarım, ulaşım, altyapı ve sanayileşme kavramlarının yardımı ile varılacağının düşünüldüğü bu süreçte yapılan birçok endüstri yapısı ve tesisi dönemin fiziksel, sosyal, kültürel ve ekonomik yapısını yansıtması sebebiyle korunması gerekli kültür mirası olarak ele alınmalıdır. Sanayi topluluklarının hafızasında endüstriyel gelişmelerin canlı kanıtı olarak yer edinen endüstri yapıları toplumların sanayi gelişimlerinin izlerini yani o dönemin sosyal ve kültür unsurlarını barındırdığı için bu yapıların varlığının tehdit altında olması bu unsurların sürekliliğin de tehdit altında olması anlamına gelmektedir. Bu çalışmada Ankara'da endüstri mirası kapsamında incelenebilecek yapıların ne derece korunabildiği ya da korunamadığı ortaya koyulmak istenmiştir.Item Citation Count: Nalçacıoğlu, Erdem (2022). Ankara'daki ilk alışveriş merkezi (AVM) örneklerinin kültür mirası bağlamında incelenmesi: Atakule ve Karum / Analysing the first shopping malls in Ankara in context of cultural heritage: The cases of Atakule and Karum. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Ankara'daki ilk alışveriş merkezi (AVM) örneklerinin kültür mirası bağlamında incelenmesi: Atakule ve Karum(2022) Nalçacıoğlu, Erdem; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüYerleşik hayata geçildiğinden beri insanların gündelik ihtiyaçlarını karşılamak üzere kamusal alan içerisinde belirli sınırlı alanları olan korunaklı alışveriş mekânları var olmuştur. Diğer yandan, yirminci yüzyıl ile teknolojik gelişmeler ve modern yaşama geçiş, mimarlık pratiğini etkilemiş; yapılar, form, işlev, malzeme ve yapım teknolojisi bakımından farklılıklar göstermeye başlamıştır. Bu gelişmeler ışığında alışveriş ihtiyacının giderilmesine yönelik, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren Alışveriş Merkezi (AVM) yapıları belirmiştir. Alışveriş Merkezleri, gelişmiş yapım teknolojilerinin kullanıldığı, her çeşit perakende satış mekanını içinde barındıran, sosyal ve kültürel alanların da bulunduğu, kentten kopuk kapalı bir mekânsal organizasyon olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmada, yirminci yüzyılın ikinci yarısından sonraki küresel yaşam biçimini ve tüketim alışkanlıklarını yansıtan Alışveriş Merkezi (AVM) yapı tipolojisinin Türkiye'deki ilk örneklerinden olan Atakule ve Karum ele alınmıştır. Bu iki yapı, yirminci yüzyıl mimarlık mirasının korunması bağlamında incelenerek koruma değerleri ortaya konulmuş, sorunları tespit edilerek kültürel miras kapsamında geleceğe aktarılabilmeleri için çözüm önerileri sunulmuştur.Item Citation Count: Şen, Aslı (2020). Ankara-Ulus Sümerbank genel müdürlük binasının yeniden işlevlendirme sürecinin 20. yüzyıl mimarlık mirasının korunması bağlamında incelenmesi / Analyzing adaptive reuse process of Ankara-Ulus Sumerbank general directorate building in context of conservation of the 20th century architectural heritage. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Ankara-Ulus Sümerbank genel müdürlük binasının yeniden işlevlendirme sürecinin 20. yüzyıl mimarlık mirasının korunması bağlamında incelenmesi(2020) Şen, Aslı; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık Bölümü20. yüzyıl mimarlık ürünleri, üretildiği dönemden bugüne tartışma konusu olmuştur. Bunun sebebi geleneksel, alışılagelmiş estetik anlayışın, bu yüzyılın mimari dilinde tamamen kaybolmasıdır. Önceki dönem mimarlığından farklı ölçütlere sahip olmaları, koruma nosyonunun da 20. yüzyıl mimarlık mirası bağlamında yeniden ele alınması gerekliliğini doğurmuştur. Miras kapsamında değerlendirilmesi için bir yapının, eskilik, estetik, tarihsel, işlevsel, sembolik gibi belirli değerlere sahip olması beklenir. Bu değerler, miras öğelerinin nasıl korunması gerektiğini etkileyen önemli faktörlerdir. Ancak, 20. yüzyıl mimarlık ürünleri bu kapsamda kimi değerlerle örtüşmemekte; yeni ölçütlere ihtiyaç duymaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti Ankara, mimarlık tarihimizde önemli yeri olan çok sayıda modern mimarlık mirasına ev sahipliği yapmaktadır. Cumhuriyet'in kurulması ile Atatürk Bulvarı aksı ve onu besleyen diğer caddeler, banka yapıları, bakanlıklar, okullar, vb. modern kamu yapılarının ve yapı tipolojilerinin merkezi haline gelmiştir. Bu tez kapsamında incelenen 1937-1938 yılları arasında Alman mimar Martin Elsaesser tarafından tasarlanan Sümerbank Genel Müdürlük Binası da, bu aks üzerine konumlanan ve kente modern kimliğini veren yapılardan biridir. Bu çalışmada, 20. yüzyıl mimarlık mirası kavramına dikkat çekmek ve kısa zaman önce onarım geçiren bir örnek üzerinden uygulama alanında yapılanları tartışmak amacıyla, Sümerbank Genel Müdürlük Binası'nın yeniden işlevlendirme süreci incelenmiştir.Item Citation Count: Nuraydın, Seren (2023). Antakya kentinde kültür rotaları oluşturmanın mimari mirasın korunmasına muhtemel etkileri / The impacts of creating cultural routes to conservation of architectural heritage in Antakya. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Antakya kentinde kültür rotaları oluşturmanın mimari mirasın korunmasına muhtemel etkileri(2023) Nuraydın, Seren; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüTezin ana konusu, Antakya Kentinin kentsel sit alanı bölgesi içinde yer alan mimari mirasın korunması ve sürekliliğinin sağlanması amacıyla kültür rotası önerisi oluşturmaktır. Bu amaç doğrultusunda tez kapsamında, Antakya kentinin tarihsel süreci ve kültür varlıkları irdelenmiştir. Mimari miras ve seçilen bölge özelinde alan araştırmaları yapılmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda Antakya kentinin çok katmanlılığının önemi dikkat çekmiştir. Antakya kentinin sahip olduğu çok kültürlü yapısının, tarihsel dönemlerden ve medeniyetlerden günümüze ulaşan mimari mirasının sürdürülebilir ve bütüncül korunması amacıyla bu tez çalışması kapsamında kültür rotası planlaması bir araç olarak kullanılmıştır. Antakya'nın çok katmanlı kent özelliğine sahip olması, farklı dönemlere ve kültürlere ait izler barındırması sebebiyle kültürel rota oluşturulmasına uygun bulunmuştur. Tez çalışması kapsamında, Antakya kentsel sit alanı özelinde kültür rotası planlama ve kurgulama önerileri getirilmiştir. Bu çalışmanın amacı; Antakya'daki mimari mirasın farkındalığının arttırılması ve bölgenin sahip olduğu kültürel özelliklerin ortaya çıkarılmasıdır. Antakya'nın sahip olduğu kültürel mirasın deneyimlenmesi ve koruma bilincinin arttırılarak korumaya katkıda bulunması hedeflenmektedir.Item Citation Count: Okumuş, Merve (2021). Brüt beton yapılardaki bozulma tiplerinin tahribatsız muayene yöntemleri ile tespiti ve onarım yöntemleri: Ankara örneği / Detection of determination types in exposed concrete buildings by non-destructive examination methods and repair methods: Ankara case. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Brüt beton yapılardaki bozulma tiplerinin tahribatsız muayene yöntemleri ile tespiti ve onarım yöntemleri: Ankara örneği(2021) Okumuş, Merve; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüGünümüzde de en temel ve yaygın kullanılan yapı malzemelerinden biri olan beton 20. yüzyılın başında mimarlıkta kullanılmaya başlanmıştır. Betonarmenin kullanımı yığma sisteme dayalı mimarlığı dönüştürerek modern mimarlık olarak bilinen dönemin başlamasına katkıda bulunmuştur. Bulunduğu çevrenin çeşitli hava koşullarına karşı dayanıklılık gösteren ve önemli niteliklere sahip olan betonarme 1950'li yılların sonlarından itibaren brüt beton görünümüyle karşımıza çıkmaktadır. Brütalizm akımının da etkisiyle yaygın hale gelen brüt beton ile de modern mimarlık tarihinde önem taşıyan pek çok yapı inşa edilmiştir. Günümüzde varlığını sürdüren ve artık tarihi yapı statüsüne giren bu erken-modern yapılar yakın dönem mimarlık tarihimizi ve inşa edildiği dönemin özelliklerini yansıtması bakımından değerli olup bu yapıların geleceğe sağlıkla aktarılması önem taşımaktadır. Ancak, bu yapılarda uygulama aşamasında ya da kullanım aşamasında çeşitli etkenlerden kaynaklı birtakım bozulmalar meydana gelmektedir. Özellikle brüt beton yapıların korunarak geleceğe iletilebilmesi için ortaya çıkan bu süreksizliklerin tespitinin sağlanıp ihtiyaç durumunda uygun onarımlarla müdahaleler gerçekleştirilmelidir. Bozulmaların tespitleri ve yapılar hakkında bilgi alınabilmesi günümüzde de geliştirilmekte olan ve pek çok avantajı bulunan tahribatsız muayene yöntemleriyle sağlanmaktadır. Çalışma kapsamında yapılan araştırmalar, Ankara'dan örnek seçilen brüt beton yapılar üzerinden incelenmiştir. Bu kapsamda örnek yapılara dair ön araştırma bilgileri ve yerinde tespitlere göre uygulanacak tahribatsız muayene yöntemleri ve gerekli durumlarda uygulanacak onarım yöntemleri literatür araştırmaları üzerinden değerlendirme yapılarak sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Beton, Brüt Beton, Brütalizm, Tahribatsız Muayene Yöntemleri, Onarım YöntemleriItem Citation Count: Aşlar, Eylem Ezgi (2021). Çift katmanlı cephelerin yangın güvenliği açısından incelemesi / Fire safety examination of double skin facades. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Çift katmanlı cephelerin yangın güvenliği açısından incelemesi(2021) Aşlar, Eylem Ezgi; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüYapılı çevrede insan sağlığı, konforu ve güvenliği öncelikli öneme sahiptir. Güvenlik önlemleri içerisinde en önemli risklerin başında yangın riski gelmektedir. Bu nedenle yangın riski, yayılımı ve güvenliği konusu yapı tasarım aşamasından itibaren dikkat edilmesi gereken başlıca konular arasında yer alan kriterlerden biri olarak kabul edilir. Bu çalışma kapsamında 3 boyutlu olarak tasarlanan aynı kat yüksekliğine, farklı plan ve cephe türüne sahip yapı modellerinin yangın simülasyon programında analiz edilmiştir. Elde edilen veriler üzerinden cephe ve plan tiplerine göre yangın anında ortaya çıkan duman ve alev yayılım sonuçları tablolar halinde sunulmuştur. Elde edilen veriler sonucunda bu konu üzerinde ülkemizde daha detaylı çalışmalar yapılması gerektiği, yapının karar aşamasından uygulama aşamasına kadar simülasyonların dikkate alınarak projelendirme yapılması gerektiği ve yönetmeliklerin gerek tasarım gerek uygulama aşamasında iyi bir kılavuz olması adına geliştirilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.Item Citation Count: Uçar, Enes (2022). Cumhuriyet dönemi mimarlık mirası örneği olarak Saraçoğlu Mahallesi'ne yaklaşım ve müdahalelerin tarihi / History of approaches and interventions to Saraçoğlu neighborhood as an example of republic period architectural heritage. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Cumhuriyet dönemi mimarlık mirası örneği olarak Saraçoğlu Mahallesi'ne yaklaşım ve müdahalelerin tarihi(2022) Uçar, Enes; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüCumhuriyet Dönemi'ni yansıtan bir kültürel miras örneği olan Saraçoğlu Mahallesi'nin korunmuşluğunun araştırıldığı bu tez çalışması kapsamında mahallenin 1979 yılında koruma altına alınması ve 1994 yılında satılmasının gündeme ilk gelmesiyle başlayan süreçten, günümüzde devam eden yenileme projelerini ve tüm tartışmaları kapsayan sürece odaklanmış olan bu çalışma, bir koruma tarihi okumasıdır. 1994 yılında mahallenin koruma kararının kaldırılması girişimi sonuçsuz kalmış olsa da bu konu ile ilgili tartışmalar 2013 yılına kadar devam etmiştir. 2013 yılına geldiğimizde bakanlar kurulu kararıyla mahalle afet riskli alan ilan edilerek koruma kararı kaldırılmıştır. Sonrasında ise yoğun tartışmaların, müdahalelerin ve buna karşı mücadelelerin sürdüğü bir süreç sonunda mahalle 2015 yılında tahliye edilmiş, 2018 yılında projelendirilmiş ve 2020 yılında başlayan çalışmalar kapsamında da yenilenmektedir. Saraçoğlu Mahallesi'nin koruma tarihinin anlatıldığı bu çalışmada hem satılması ya da yenilenmesini gündeme getiren devlet yetkilileri hem de mahallenin özgün haliyle korunmasının mücadelesini veren başta Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi olmak üzere birçok meslek odası ve STK'nın kamuoyuna yansıyan tüm açıklama ve eylemleri süreç içerisinde takip edilmiştir. Aynı zamanda belge çalışması olan bu tez kapsamında süreçle ilgili tüm paydaşlarla görüşülmüş, kimi yöneticilerle röportajlar yapılmış ve yeni projeyle ilgili süreç gözlemlenmiştir. Ayrıca yenilenen proje detaylı bir şekilde incelenerek, koruma yaklaşımları açısından değerlendirilmiştir. Çalışmanın asıl odağı mahallenin 1979 yılında koruma altına alındıktan sonra gerçekleşen korunma süreci olmasıyla birlikte; Cumhuriyet Dönemi mimari atmosferi, Ankara'nın şehir planının gelişimi, mahallenin mimarı Paul Bonatz'ın hayatı, Saraçoğlu Mahallesinin genel özellikleri ve mahallenin yapım süreci de araştırılmış ve bugünkü tartışmaların daha objektif bir şekilde değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Saraçoğlu Mahallesi'nin koruma tarihinin anlatıldığı bu çalışmayla beraber, benzer tehditler yaşayan kültürel miras eserlerinin korunması sürecine ışık tutacak bir mimarlık tarihi anlatısı oluşturulmuştur. Ayrıca Saraçoğlu Mahallesi'nin korunması sürecine ve koruma tarihi literatürüne bu çalışmayla, ciddi katkı yapılması hedeflenmiştir.Item Citation Count: Bingöl, Kaan (2020). Depreme dayanıklı mimari tasarım aşamasında derin öğrenme ve görüntü sınıflama yöntemi ile burulma düzensizliği tespiti / Torsional irregularity detection with deep learning and image classification method in earthquake resistant architectural design process. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Depreme dayanıklı mimari tasarım aşamasında derin öğrenme ve görüntü sınıflama yöntemi ile burulma düzensizliği tespiti(2020) Bingöl, Kaan; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüMimari tasarım süreci, ana tasarım kararlarının alınmasından detaylandırma aşamasına kadar, farklı birçok konuda uzmanlaşmış kişilerin iş birliği ile gerçekleşse de, ana kararların alınması, plan organizasyonu, kütle kurgusu vb. temel kararlar mimar tarafından alınmaktadır. Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD- Computer Aided Design ) ve Yapı Bilgi Modelleme (BIM- Building Information Modeling ) programları ise genellikle, tasarımın ana kararları alındıktan sonra etkili olmaktadır. Bu nedenle, süreçte alınan ana kararların taşıyıcı sistem hesabı sırasında değiştirilmesinin gerekmesi ise sıkça rastlanan bir durum haline gelmektedir. Bunun oluşmaması için mimari tasarımın erken evrelerinde deprem mimarlığı bilinciyle taşıyıcı sistem kurgusunun bir tasarım girdisi olarak sürece katılması gerekir; çünkü mimari tasarım aşamasında taşıyıcı sistem kurgusunun iyi düşünülmemesi, uygulama projesi aşamasında beklenmedik revizyonlarla karşılaşılmasına ve dolayısıyla hem süreç hem de maliyet olarak ciddi kayıplara neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı, söz konusu probleme çözüm oluşturacak şekilde, derin öğrenme ve görüntü işleme yöntemleri kullanarak, tasarımın erken evrelerinde, mimarlara taşıyıcı sistem kararlarının deprem yönetmeliğine uygunluğu hakkında genel bilgiler verebilecek bir Düzensizlik Kontrol Asistanı (DK-Asistanı) oluşturulmasıdır. Böylelikle, tasarımın erken aşamasında doğru kararlar alınması sağlanacak, uygulama projesi aşamasında gerçekleşebilecek beklenmedik revizyonlar engellenebilecektir.Item Citation Count: Yılmaz, Tuğçe (2020). Erken Cumhuriyet dönemi kent parklarının belediyeler dergisi üzerinden incelenmesi / A survey on city parks in early republic period through belediyeler magazine. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Erken Cumhuriyet dönemi kent parklarının belediyeler dergisi üzerinden incelenmesi(2020) Yılmaz, Tuğçe; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüErken Cumhuriyet Dönemi mimarlığı bir devir kapanırken yeni bir devletin kuruluşunu ve ulusun değişen hayatının mimarlığa nasıl yansıdığı anlamak adına Türkiye mimarlık tarihinde önemli bir yere sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla birlikte yeni bir devletin inşa süreci başlamıştır. Cumhuriyet yönetim biçiminin benimsenmesiyle birlikte birçok yenilik yapılmış, cumhuriyetin ihtiyaç duyduğu yeni kamusal mekânlar bu inşa sürecinde şehirlerde yapılmıştır. Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda, kentlerde imar planlamaları oluşturulmuş bu imar planlarında cumhuriyetin ideolojisini yansıtan kent parkları yapılmıştır. Kent parkları, halkın yeni sosyal yaşamının bir parçası olarak eğlenme, dinlenme, egzersiz yapma, toplanma gibi ihtiyaçları karşılamıştır. Parklar cumhuriyet şehirlerinin seküler kamusal mekânlarından biri olarak vazgeçilmez bir parçası olmuş, bazı şehirlerde belediye parkı olarak bazı şehirlerde ise daha büyük ölçekte tasarlanmıştır. Şehirlerde yapılan imar faaliyetlerinde belediyeler aktif bir şekilde rol almıştır. Erken Cumhuriyet Dönemi'nde Belediyeler Dergisi çıkarılmış, belediyelerin yapmış olduğu imar faaliyetleri bu dergide paylaşılmıştır. Belediyeler Dergisi'nde devletin bakış açısından ülkede yapılan çalışmaları analiz etmek mümkün olmuştur. Bu tez çalışmasında, Erken Cumhuriyet Dönemi mimarlığında kentin önemli odak noktalarından biri olan kent parkları, Belediyeler Dergisi üzerinden incelenmiş, şehirlerde yapılan kent parkları, yapım yılı, plancısı, çevresi ile ilişkisi, peyzaj öğeleri, anıt ve yapılar, günümüzdeki kullanım durumuna göre değerlendirilmiştir.Item Citation Count: Ölmez, Bahar (2022). Geleneksel kerpiç mimarisinin korunması: Van ili Erciş ilçesi Tekler Mahallesi örneği / Conservation of vernacular adobe architecture: The case of Tekler Neighbourhood of Erciş district, Van province. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Geleneksel kerpiç mimarisinin korunması: Van ili Erciş ilçesi Tekler Mahallesi örneği(2022) Ölmez, Bahar; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüKerpiç, Neolitik Çağ'dan bu yana tüm dünyada barınma ihtiyacına cevap veren, kolay temin edilebilir, kolay uygulanabilir, ekonomik, ekolojik ve sağlıklı bir yapı malzemesidir. Ancak, Endüstri Devrimi sonrası değişen yaşam koşulları betonarme, cam, çelik, vb. çağdaş malzemeleri ön plana çıkarmış, kerpiç malzeme ve yapım tekniği bu süreçte unutulmaya yüz tutmuştur. Bugün ise, kadim bir yapı malzemesi olan kerpiç, hızlı tüketim alışkanlıkları ve yaşam biçimlerinin yol açtığı iklim krizi karşısında mimari bir çözüm olarak görülmektedir. Bu bağlamda, kerpiç yapı malzemesi, daha çok korunmaya, araştırılmaya ve geliştirilmeye ihtiyaç duymaktadır. Van ili Erciş ilçesine bağlı olan Tekler Mahallesi, kerpiç yapı malzemesi kullanılarak inşa edilmiş geleneksel mimariye sahiptir. Bu geleneksel dokunun doğal ve sosyal etmenlerle hızlı bir şekilde yok olmaya yüz tuttuğu mahallede, günümüzde, sadece 16 adet geleneksel kerpiç yapı tespit edilmiştir. Bu tez çalışması kapsamında, Tekler Mahallesi'ndeki mevcut geleneksel kerpiç yapıların belgelenmesi hedeflenmiştir. Bu doğrultuda, envanter fişleri hazırlanmış, yazılı ve görsel belgeleme çalışmaları yapılmış ve mimari çizimleri oluşturulmuştur. İlgili yapıların koruma sorunları saptanmış, yapıların korunmasına yönelik uluslararası koruma mevzuatı çerçevesinde ilkesel koruma önerileri sunulmuştur. Bu bağlamda, kerpiç yapı malzemesinin öneminin vurgulanması, teşvik edilmesi ve geleneksel kerpiç yapıların korunarak sürdürülmesi konusunda farkındalık yaratılması amaçlanmıştır.Item Citation Count: Coşar, Merve (2023). İç ortam hava kalitesi ve sağlıklı çevre bağlamında binalarda doğal havalandırma stratejileri / Natural ventilation strategies in buildings as part of indoor air quality and healthy environment. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.İç ortam hava kalitesi ve sağlıklı çevre bağlamında binalarda doğal havalandırma stratejileri(2023) Coşar, Merve; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüSon yıllarda hızla artan enerji ve doğal kaynak tüketimi çevresel, ekonomik ve sosyal açılardan küresel ölçekte dünyayı etkilemektedir. Bu durumda dünyada enerji ve doğal kaynak tüketiminin büyük bir bölümünü oluşturan binalar için çevre dostu stratejiler belirlenmelidir. Aynı zamanda bu stratejiler, insanoğlunun sağlıklı ve rahat bir düzeyde yaşamını sürdürmesini sağlayacak niteliklere sahip olmalıdır. Bu stratejiler arasında iç ortam hava kalitesi, kapalı mekanlarda kullanıcı konforu ve insan sağlığı, doğal havalandırma önemli bir yer tutmaktadır. Bu çalışmada, bu üç kavramla ilgili literatür araştırması yer almakta olup, Ankara'da bir ofis binasında yapılan alan çalışmasını içermektedir. Yapılan alan çalışmasıyla iç ortam hava kalitesinin kullanıcı memnuniyeti üzerindeki etkisini görmek için anket, iç ortam hava kalitesi ölçümleri ve ofis binasının doğal havalandırma potansiyelini ortaya koyan simülasyonlar yapılmıştır. Bu veriler ışığında ofis binası için doğal havalandırmaya yönelik tasarımsal önerilerde bulunulmuş olup, simülasyonlarla desteklenmiştir. Sonuç bölümü ise, yapılan literatür taraması verileriyle alan çalışmalarının yorumlanmasını içermektedir. Anahtar kelimeler: İç Ortam Hava Kalitesi, Kapalı Mekanlarda Kullanıcı Konforu ve İnsan Sağlığı, Doğal Havalandırma.Item Citation Count: Can, Ramazan (2023). Konutlarda kapalı otoparkların enerji verimliliği açısından tasarım standartlarının değerlendirilmesi / Evaluation of design standards of residential parking garages in terms of energy efficiency. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Konutlarda kapalı otoparkların enerji verimliliği açısından tasarım standartlarının değerlendirilmesi(2023) Can, Ramazan; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüHava kirliliği, çevre kirliliği, kaynakların hızla tükenmesi gibi küresel sorunlar, sağlık ve konfor koşullarının giderek bozulması gibi olumsuzluklarla birlikte sürdürülebilirlik kavramını her geçen gün daha önemli hale getirmektedir. Ekolojik, ekonomik ve sosyokültürel alanlara etkisinden dolayı, sürdürülebilirlik esaslarının sağlanması gereken en önemli alanlardan biri de yapı sektörüdür. Artan nüfus ile teknolojinin de gelişmesine paralel olarak hız kazanan üretim ve tüketim döngüsü iyi yönetilemediği için ortaya çıkan iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi sorunlar geri dönülmesi zor bir noktaya geldiğinden dolayı enerji verimliliği, karbon salımının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması daha da önem kazanmıştır. Mimarlar mekân tasarımlarında pasif tasarım kriterlerini göz önünde bulundurarak özellikle enerji performansı yüksek yapılar üretme çabasındadır. Yapıların enerji tüketimleri harcanan toplam enerjideki oranları nedeniyle çok önemlidir. Yapıların büyük kısmını oluşturan konutlarda ise durum aynıdır. Konut yapılarının tasarımlarında enerji etkin bir yapı tasarımı için yapının konut olan bölümleri kadar ortak kullanım alanları da göz önünde bulundurulmalıdır. Ortak kullanım alanlarından olan kapalı otoparkların ise binaların enerji tüketimindeki payları çok fazladır. Bu yüzden yönetmeliklerde kapalı otopark alanlarının enerji verimliliğinin sağlanması ile ilgili düzenlemelere ihtiyaç vardır. Özellikle konutlardaki kapalı otoparkların binanın enerji tüketimine etkisi, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Bu yüzden konut yapılarında otopark alanlarının tasarımı yapının enerji performansını olumlu yönde etkileyecek şekilde tasarlanmalıdır.Item Citation Count: Can, Ramazan (2023). Konutlarda kapalı otoparkların enerji verimliliği açısından tasarım standartlarının değerlendirilmesi / Evaluation of design standards of residential parking garages in terms of energy efficiency. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Konutlarda kapalı otoparkların enerji verimliliği açısından tasarım standartlarının değerlendirilmesi(2023) Can, Ramazan; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüHava kirliliği, çevre kirliliği, kaynakların hızla tükenmesi gibi küresel sorunlar, sağlık ve konfor koşullarının giderek bozulması gibi olumsuzluklarla birlikte sürdürülebilirlik kavramını her geçen gün daha önemli hale getirmektedir. Ekolojik, ekonomik ve sosyokültürel alanlara etkisinden dolayı, sürdürülebilirlik esaslarının sağlanması gereken en önemli alanlardan biri de yapı sektörüdür. Artan nüfus ile teknolojinin de gelişmesine paralel olarak hız kazanan üretim ve tüketim döngüsü iyi yönetilemediği için ortaya çıkan iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi sorunlar geri dönülmesi zor bir noktaya geldiğinden dolayı enerji verimliliği, karbon salımının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması daha da önem kazanmıştır. Mimarlar mekân tasarımlarında pasif tasarım kriterlerini göz önünde bulundurarak özellikle enerji performansı yüksek yapılar üretme çabasındadır. Yapıların enerji tüketimleri harcanan toplam enerjideki oranları nedeniyle çok önemlidir. Yapıların büyük kısmını oluşturan konutlarda ise durum aynıdır. Konut yapılarının tasarımlarında enerji etkin bir yapı tasarımı için yapının konut olan bölümleri kadar ortak kullanım alanları da göz önünde bulundurulmalıdır. Ortak kullanım alanlarından olan kapalı otoparkların ise binaların enerji tüketimindeki payları çok fazladır. Bu yüzden yönetmeliklerde kapalı otopark alanlarının enerji verimliliğinin sağlanması ile ilgili düzenlemelere ihtiyaç vardır. Özellikle konutlardaki kapalı otoparkların binanın enerji tüketimine etkisi, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Bu yüzden konut yapılarında otopark alanlarının tasarımı yapının enerji performansını olumlu yönde etkileyecek şekilde tasarlanmalıdır.Item Citation Count: Shoainia, İnci (2023). Kültürel yaşamın mimarlığa etkileri üzerine bir örnek: Ankara Devlet Tiyatrosu yapıları / An example on the impacts of cultural life on architecture: Ankara State Theatre buildings. Yayımlanmış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü.Kültürel yaşamın mimarlığa etkileri üzerine bir örnek: Ankara Devlet Tiyatrosu yapıları(2023) Shoainia, İnci; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüAnkara, Cumhuriyet'in ilanı ile birlikte başkent olmuş, tarihi kale surlarının dışında, kuzey-güney doğrultusunda çağdaş bir kent kurulması için hazırlanan planlar doğrultusunda imar faaliyetlerine başlanmıştır. Anadolu için örnek bir kent olarak inşa edilen Başkent Ankara, bu dönemde çok sayıda yeni yapı tipolojisine de ev sahipliği yapmaya başlamıştır. Bu çağdaş yapı tipolojileri içerisinde, kentteki sosyal ve kültürel yaşamı canlandırabileceklerden biri de tiyatro yapılarıdır. Başkent'in, dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin sosyal ve kültürel tarihini temsil eden yapılardan olan Devlet Tiyatrosu yapıları, kentin Cumhuriyet Dönemi mimarisinin önemli temsilleridir ve toplumsal belleğin ayrılmaz parçalarıdır. Bu nedenle, Devlet Tiyatrosu yapılarının belgelenmesi kültür tarihinin sürekliliği için gereklidir. Cumhuriyet'in ilanından itibaren kurulmuş ve hala varlığını sürdüren Ankara Devlet Tiyatrosu yapılarının mimari özelliklerinin yazılı ve görsel olarak incelendiği bu çalışma ile kentin yirminci yüzyıldan beri şekillenen çağdaş kültürel belleğine ışık tutulması amaçlanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Tiyatro Mimarisi, Ankara Devlet Tiyatroları, Ankara Devlet Tiyatrosu Yapıları, Kültür YapılarıItem Citation Count: Özkaya, Elçin (2023). Mevcut binaların dönüştürülmesinde iklim değişikliğine karşı uyumlandırma çalışmaları üzerine bir araştırma / A research adaptation works against the climate change in transforming the existing buildings. Yayımlnamış yüksek lisans tezi. Ankara: Çankaya Üniversitesi, Fen bilimleri Enstitüsü.Mevcut binaların dönüştürülmesinde iklim değişikliğine karşı uyumlandırma çalışmaları üzerine bir araştırma(2023) Özkaya, Elçin; Çankaya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Mimarlık BölümüGeçmişte var olan kültürel, sosyal ve tarihi öneme sahip yapılar; ulusal kimliğin, kültürün ve toplumsal yapının bir göstergesi olduğu için sürdürülebilir olmalıdır. Zamanla insanların ihtiyaçları ve konfor koşulları değişmeye başlamış ve bu doğrultuda mekânlar işlevini yitirmiş, atıl kalmış veya yıkılmıştır. Yapıların özgün işlevlerini yitirmelerinin sosyal, kültürel, çevresel ve ekonomik gibi birçok nedeni olabilir. İnsanların konfor koşulları, ihtiyaçları ve günümüzün getirdiği yeni işlevler, binaların belirlenen mekânlara atfedilerek çağa uyum sağlamak için yeniden işlevlendirilmesi veya başka bir deyişle adaptif olarak yeniden kullanılması bu yapıların sürdürülebilirliğini sağlamaktadır. Yeniden işlevlendirme kavramı çerçevesinde, bugüne kadar yapılan çalışmaların çoğu, Kültürel Miras, Endüstri Mirası ve Koruma kavramları ile bağdaştırılarak, geleceğe aktarılmak üzere yeniden işlevlendirilmesi adına yapılmıştır. Ancak günümüzde, sürdürülebilirlik çerçevesinde tüm binaların yıkımı ve yeniden inşa edilmesi değil, var olduğu şekilde, işlevlendirilerek kullanımını sürdürmesi üzerinde durulması gerekmektedir. Mevcutta var olan yapının geleceğe aktarılması, uyumlandırılması ve sürdürülebilirliğin sağlanması için iklim değişikliği ve dayanıklılık konuları ile birlikte ele alınmalıdır. Bu tez çerçevesinde geçmişte var olan yapıları günümüze aktarmak yerine, bugün var olan tüm yapıları geleceğin koşullarına uyarlayarak dönüştürmenin yolları araştırılmaktadır. İklim değişikliğinin doğa ve insanlar üzerinde etkileri olduğu gibi, var olan bir yapının geleceğe aktarılmasında da büyük etkileri olmaktadır. Gelecekte sıcaklık faktöründeki değişim, binalardaki ısıtma ve soğutma ihtiyacındaki yoğunlaşmayı belirlemektedir. Bu bağlamda, yapıların iklim değişikliğine karşı tutumunu görebilmek için, iklim değişikliğine karşı gelecek senaryoları oluşturulmaktadır. Oluşturulan gelecek senaryolarının, yapılar üzerine etkileri irdelenerek, yapı özelinde tasarım önerilerinde bulunulacaktır. Sonuç olarak, tez kapsamında mevcutta var olan bir yapının geleceğe aktarılması ve uyumlandırılması, iklim değişikliği konusuyla birlikte ele alınmıştır. Çalışmada genelden özele doğru bir yöntem izlenmektedir. Tanımlamaları yapılan kavramlar tek bir kavram altında toplanmaktadır. İklim gelecek senaryosu oluşturmak için, Ankara'nın iklim verileri ele alınarak, 2050 ve 2080 yıllarına ait senaryolar oluşturulmuştur. Oluşturulan gelecek senaryolarına bağlı olarak tasarım önerileri getirilecektir. Elde edilen tüm bilgiler örnek bir yapı üzerinden değerlendirilecektir.