Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12416/9485
Browse
Browsing Lisansüstü Eğitim Enstitüsü by Title
Now showing 1 - 20 of 50
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Administrative Tutelage Authority Over Municipalities in the Context of Democratic and Decentralization Principles(2025) Cevahir, Eylem; Doğan, Eser UsBu çalışma, demokrasi ve yerinden yönetim ilkeleri çerçevesinde, Türkiye'deki belediyeler üzerinde uygulanan idari vesayet yetkisinin kapsamını, sorunlarını ve çözüm önerilerini incelemektedir. Tezin amacı, idari vesayet uygulamalarının demokratik ilkelere uygunluğunu değerlendirmek ve yerel yönetimlerin özerkliğini güçlendirecek bir model önermektir. İlk bölümde, Türk idari teşkilatı ve yerinden yönetim yapıları tarihsel bir perspektifle ele alınmış, Osmanlı döneminden başlayarak Cumhuriyet'in çeşitli anayasal süreçlerindeki yerel yönetim düzenlemeleri incelenmiştir. Bu bağlamda, merkezi idare ve yerinden yönetim kuruluşlarının yapısı, işleyişi ve görevleri detaylandırılmıştır. İkinci bölümde, demokrasi ve yerinden yönetim ilkeleri açıklanmış, yerel yönetimlerin bu ilkelere uygun olarak nasıl yapılandırılması gerektiği tartışılmıştır. Merkezden yönetim ve yerinden yönetimin yararları ve sakıncaları ele alınarak, idarenin bütünlüğü ilkesinin idari vesayet mekanizması ile nasıl sağlandığı üzerinde durulmuştur. Belediyeler üzerindeki idari vesayet yetkisi, organlar (belediye başkanı, belediye meclisi, belediye encümeni) ve işlemler açısından değerlendirilmiştir. Vesayet yetkisinin demokratik yönetim, şeffaflık, katılım ve hukukun üstünlüğü ilkeleriyle uyumsuz yönleri incelenmiş ve Avrupa standartlarıyla uyumluluğu tartışılmıştır. Son bölümde, mevcut idari vesayet uygulamaları eleştirilerek, yerel yönetimlerin özerkliğini güçlendirecek öneriler sunulmuştur. Öneriler arasında, idari vesayetin yalnızca hukuka uygunluk denetimi ile sınırlandırılması, yerinden yönetim ilkesine uygun düzenlemelerin yapılması ve halkın yerel yönetime daha aktif katılımını sağlayacak mekanizmaların geliştirilmesi yer almaktadır. Sonuç olarak, idari vesayet yetkisinin kapsamı daraltılarak yerel yönetimlerin demokratik ve özerk bir yapıya kavuşması, hem yerel demokrasiyi hem de ülke genelindeki demokratik kültürü güçlendirecektir.Master Thesis Agreements of Authority in International Procedural Law(2024) Vural, Burcu Komut; Tanrıbilir, Feriha BilgeMilletlerarası usul hukuku kapsamında taraflara, yabancılık unsur ihtiva eden özel hukuk uyuşmazlıklarının çözüm mercii olarak mahkeme belirleme serbestisi tanınmıştır. Bu serbesti doğrultusunda taraflar, aralarındaki hukuki ilişkiden doğmuş ya da doğabilecek uyuşmazlıklar bakımından yetkili mahkemeyi aralarında akdedecekleri yetki anlaşmaları ile belirlerler. Yabancılık unsuru ihtiva eden uyuşmazlıklar bakımında taraflar yabancı bir devlet mahkemesini yetkili mahkeme olarak belirleyebilecekleri gibi bir Türk mahkemesini de yetkili mahkeme olarak belirleyebilirler. Türk hukukunda yer alan kanuni düzenlemeler doğrultusunda taraflarca Türk mahkemelerinin yetkilendirilmesi halinde akdedilen yetki anlaşması Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 17 ve 18. madde hükümlerine tabi olacaktır. Taraflarca yabancı bir devlet mahkemesinin yetkilendirilmesi yönünde irade gösterilmesi durumunda ise Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 47. madde hükmü işlerlik kazanacaktır. Çalışmamızın birinci bölümünde milletlerarası yetki kavramı ve milletlerarası yetki kurallarına genel olarak değinilecek olup devamında yetki anlaşmalarının çeşitli yönlerden özellikleri hakkında bilgiler aktarılacaktır. İkinci bölümde yabancı mahkemelerin yetki anlaşması ile yetkilendirilmesi halinde yetki anlaşmasının sahip olması gereken hususlara yer verilecektir. Çalışmamızın son bölümü olan üçüncü bölümünde ise yabancı unsur içeren uyuşmazlıklarda Türk mahkemelerinin yetkilendirilmesini içeren geçerli bir yetki anlaşmasının yapılabilmesi için gerekli olan kanuni şartlardan bahsedilecektir.Master Thesis Avrupa Birliği'nde Toplumsal Cinsiyet Analizi ve Kadın Liderler: Finlandiya Örneği(2025) Dirican, Bilge Nisa; Ataç, Cemile AkçaThis study aims to examine the role of gender in foreign policy within the framework of feminist international relations theory and to assess the impact of female leaders on international political processes. The first section explores the fundamental principles of feminist international relations theory. Followed by this, the second section presents an analysis of the behavioral traits attributed to female leaders and how these traits influence foreign policy. Within the framework of an evaluation from a feminist international relations perspective, the third section examines the European Union and Scandinavian countries in the context of gender and investigates the roles of female leaders in shaping EU policies, assessing whether true gender equality has been achieved. As part of this analysis, the study presents examples illustrating the role of gender in foreign policy within the EU, focusing on Ursula von der Leyen, the President of the European Commission, and Federica Mogherini, who served as the EU High Representative for Foreign Affairs and Security Policy between 2014 and 2019. Additionally, the foreign policies of Scandinavian countries are analyzed through a general assessment from a gender perspective. The final section evaluates Finland's foreign policy through the lens of feminist perspectives on gender. It specifically examines Sanna Marin, who served as Finland's Prime Minister between 2019 and 2023, and stands out as an unconventional example among female leaders. Her leadership traits are analyzed in this context, along with an assessment of the foreign policy during her tenure. The main objective of the study is to highlight the contributions of female leaders to both international and domestic politics and to draw attention to the role of gender in foreign policy. Furthermore, the study discusses whether the gender norms commonly associated with female leadership—often claimed to be inherent to women—apply to all female leaders. The key findings reveal not only the outcomes of the prevailing perceptions of gender and female leadership but also demonstrate that biases against female leadership persist even in the European Union, which is often regarded as a model of gender equality, and in Finland, which serves as a specific example in this field. Keywords: Feminist international relations, Gender equality in foreign policy, European Union, Finland, Sanna MarinMaster Thesis Bruno Taut's Ütopia 'The City Crown' (die Stadtkrone) and Its Reflections in Ankara(2025) Ünsal, Zeynep; Özmen, Ceren KatipoğluÜtopya, Thomas More'un eserinde tanımlandığı haliyle hem 'hiçbir yer' hem de 'iyi bir yer' anlamına gelir; bir düş olan ütopya, aynı zamanda geleceğe dair bir umut ve sistematik bir akıl yürütmenin ürünüdür. Ütopyacı düşlerle ideal kent tasarımlarının kurgulandığı zeminde, mimarlık üretimi de salt bina inşa etmesinin ötesinde kuramsal ve kavramsal bir disipline dönüşür. Bugün Türkiye'de, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin mimarı olarak bilinen Bruno Taut (1880-1938), 20. yüzyılın başındaki kırılmalarla biçimlenen modernleşme sürecinde mimarlığı fiziksel üretimin ötesinde, toplumu dönüştüren bir sanat olarak konumlandırmıştır. Bu bağlamda kristal bir mimarlığın kentleri taçlandırararak ideal kenti ve toplumu inşa ettiği 'Şehrin Tacı' ütopyasını kurgular. Almanya, Sovyetler Birliği, Japonya ve Türkiye ekseninde şekillenen yaşamı boyunca, literatürde 'ütopyacı' ve 'realist' dönemleriyle ele alınan Taut'un 'eylemleri ve söylemleri' ütopyacılığın kuramsal çerçevesinden değerlendirildiğinde, 'yıldızlı gök' ile 'ahlak yasası' arasında kurulan sürekliliği ve bu ikiliğin iç içe geçişini yansıtır. Bu nedenledir ki 1919'daki Şehrin Tacı ütopyasındaki arayışı 1938'deki Kamutay Projesi önerisinde Ankara için bir taç olarak tezahür eder.Master Thesis Bükülmüş Bant Geometrisinin ve Nanoparçacıkların Tüplerde Isı Transfer Performansına Sinerjistik Etkileri(2025) Çakmak, Yılmaz Ömür; Yapıcı, Ekin Özgirgin; Aylı, Ülkü EceBorularda ısı transferini artırmak son yıllarda verimlilik açısından önemli bir konu olmuştur. Bu nedenle birçok pasif yöntem kullanılmış ve araştırmalarda yer bulmuştur. Bükülmüş bant ek parçaları bu pasif yöntemlerden biri olup borudaki akış rejimini ve hareketi değiştirerek ısı transferini artıran yapılar olarak öne çıkmaktadır. Bu parçalar akış içerisinde belirli bölgelerde girdap hareketi oluşturarak türbülans görevi görmekte ve termal sınır tabakasını bozarak ısı transfer katsayısını iyileştirmektedir. Bu çalışmada borularda kullanılan bükümlü bant geometrisinin nanopartiküllerle ısı transferi iyileştirmesine olan etkileri incelenmiştir. Temel amaç, kullanılacak sıvıya çeşitli nanopartikül konsantrasyonlarına sahip nanopartiküller eklenmesi ve sistem yapısına farklı büküm oranlarıyla eklenen bükümlü bant ek parçası ile ısı transferi iyileştirmesindeki artışı incelemek ve gözlemlemektir. Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği (HAD) simülasyonları kullanılarak, bükülmüş bant geometrisine sahip boru içerisindeki nanoakışkanın ısı transferi davranışı simüle edilmiştir. Bu simülasyonlardan elde edilen sonuçlar, nanopartikül konsantrasyonunun artırılmasının ısı transfer performansını arttırdığını ve en verimli bükümlü bant ek parçası tasarımının 4 büküm oranına sahip olan tasarım olarak tasvir edildiğini göstermektedir. Al2O3-TiO2 (%10-6) nanofluidinin kullanımının sistem üzerinde oldukça olumlu bir etkiye sahip olduğu gözlemlenmiştir. Nusselt sayısı, sürtünme faktörü ve Performans değerlendirme kriterleri (PEC) ile ilgili karşılaştırmalar yapılmıştır.Master Thesis Çalışanlarda İşveren Çekiciliği Bağlamında İş Tatmini ve Aidiyet Duygusunun İncelenmesi: Bankacılık Sektörü Örneği(2025) Zeran, Büşra; Ökdem, MeltemThe purpose of this study is to examine the job satisfaction and sense of belonging of individuals working in the banking sector, which directs the country's economy, in the context of employer attractiveness. In this qualitative study, data were collected from 25 volunteer participants working in 6 different banks in Ankara. The data of the study was collected through a semi-structured interview form. The interview questions were prepared in line with the themes determined by literature review and corrected in line with the opinions of academics and bank employees. Thematic content analysis method was used to analyze the data. In the analysis, the findings were interpreted using direct quotes from the participants' opinions, and in addition, the data was coded by a second expert to ensure reliability and consensus was achieved. The results of the study showed that the factors affecting job satisfaction include satisfaction with working in the institution, number of employees, power, equal evaluation, quality of work, wages and physical conditions. While most participants stated that they were satisfied with career development opportunities, social rights and training programs, some expressed their dissatisfaction due to workload and high performance expectations. Communication, participation in decision-making processes and management style also stood out as important factors affecting job satisfaction. It has been determined that factors such as work experience, work environment, organizational culture, management style and nature of the job are among the factors that affect the sense of belonging. In addition, it has been determined that factors such as institutional loyalty, professional development opportunities, solidarity, positive relationships with colleagues and institutional activities etc. are factors that strengthen the sense of belonging. It has been determined that employer attractiveness factors have decisive effects on job satisfaction and sense of belonging, while high social value increases job satisfaction and sense of belonging, low economic value causes negative effects in some participants. Development opportunities and putting the learned information into practice have also been determined as factors that strengthen job satisfaction and sense of belonging. The results of the research show that employer attractiveness affects the sense of belonging and job satisfaction. Strengthening the employer brand is of critical importance in terms of attracting qualified employees and increasing employee loyalty.Master Thesis Çalışanların Performansı Üzerinde Finansal ve Manevi Teşviklerin Etkisi(2025) Salıhı, Bıshtıwan Ahmed Mohammed; Gökmen, AytaçBu tezin amacı, çalışanların performansı üzerindeki finansal ve manevi teşviklerin etkisini analiz etmektir. Çalışan performansı üzerindeki finansal ve manevi teşviklerin örgütlerdeki etkisini deneysel olarak analiz etmek için, bu bölüm çalışmanın metodolojisini ana hatlarıyla açıklamakta ve anketler yoluyla toplanan verilere dayalı nicel bir deneysel yöntem kullanmaktadır. Sayısal analizden yararlanılmış ve sonuçları sunmak için tablolar ve şekiller kullanılmıştır. Katılımcıların cinsiyete göre dağılımı, 280 kişilik bir örneklemden elde edilen verilerle sunulmuştur. Bunlardan 104'ü kadın, 176'sı ise erkektir. Araştırmacı, çalışmada yer alan değişkenlere ilişkin cinsiyet boyutu açısından kategoriler arasındaki farklılıkları belirlemek için Bağımsız Örneklemler T-Testine başvurmuştur. Analiz sonuçları, birinci eksen için hesaplanan t değerinin (0,214) olduğunu ve erkekler için (40,96), kadınlar için (39,63) olan aritmetik ortalamalara dayanarak, örneklemdeki bireylerin cinsiyet farklılıklarına göre birinci eksene ilişkin görüşlerinde istatistiksel farklılık olmadığını göstermektedir. Bu durum, hesaplanan anlamlılık düzeyi değerinin (0,176) olmasıyla, yani çalışmanın varsayılan anlamlılık düzeyi olan (%1)'den yüksek olmasıyla doğrulanmaktadır. Araştırmacı bazı bulguları vurgulamış ve en önemli sonuçlardan biri olarak: teknolojinin günümüzde istihdam edilebilir ekonomik büyümede dinamik bir rol oynadığı belirtilmiştir. Ölçülebilir sonuçların gelirler ve müşteri memnuniyeti ile yakından ilişkili olduğu yerde, primler, kâr paylaşımı ve performansa dayalı ücretler gibi finansal teşviklerin çalışan motivasyonunu ve verimliliğini önemli ölçüde artırdığı gösterilmiştir.Master Thesis Ceza Muhakemesinde Adli Kontrol(2025) Eroğlu, Mustafa Ali; Özer, Burcu ErtemCriminal proceedings begin with the discovery of the suspicion of a crime and ultimately end with a final judgment that is free from all doubts and uncertainties. During the criminal proceedings, it is essential to use certain tools to reach the material truth. One of the most important of these tools is undoubtedly precautionary measures. Precautionary measures not only help in collecting the necessary evidence for the trial to proceed properly but also prevent the final judgment from remaining on paper. Among the precautionary measures, the most severe one is undoubtedly detention. By resorting to detention, not only is the concealment of evidence prevented, but it also ensures that the suspect or defendant does not escape. In this way, the necessary evidence for reaching the material truth is collected, protected, and the execution of the final judgment becomes possible. The fact that detention is a severe measure, and its consequences—such as total confinement—has led the legislator to adopt a more measured approach in regulating this precautionary measure. In this context, where detention is necessary, the aim has been to create a more balanced alternative. Judicial control, as a precautionary measure regulated within the framework of the principle of proportionality, serves the same purpose as detention. In this way, the judge or the court does not have to choose between the total confinement of the suspect or defendant and complete freedom, and ultimately, they will be able to proceed with the criminal trial in a more effective manner, achieving their objectives.This study examines the legal nature of judicial control, which was regulated as an alternative to detention, its relationship with the obligations it imposes, to what extent these obligations can serve as an alternative to detention, and finally, the problems that arise in the application of the judicial control measure as regulated by the law.Master Thesis Cinsiyet ve Yükseltmeler: Türkiye'de Yönetim ve Organizasyon Alanı(2025) İşler, Ece Büşra; Kalemci, Rabia ArzuThe global framework has revealed that women have faced numerous processes and situations that are disadvantageous to them throughout history in the workplace. Although there has been a change and development over the years, women still face challenges in accessing higher hierarchical levels in the professional world. This study examines the transition periods from associate professor to full professor for women and men working in the field of Management and Organization in Turkey through the lens of gender. In this context, data from male and female professors were collected, and correlation analysis was applied. Additionally, women professors working in the field of Management and Organization, selected using the snowball sampling method, were chosen, and semi-structured interviews were conducted with the participants. In this context, results were obtained that can be considered disadvantageous to women in terms of reaching professorship in the field of Management and Organization.Master Thesis Conditional Obligation Relationship(2025) Üstün, Zehra; Oğuz, CemalBu çalışma koşula bağlı borç ilişkilerini konu edinmektedir. Koşul kavramının ayrıntılı incelemesine geçmeden önce tezin ilk bölümünde borç ilişkisinin temel ilkeleri ile tarafların hak ve yükümlülüklerine dair genel bir çerçeve çizilmiştir. Ayrıca koşul kavramının sıklıkla karıştırıldığı ceza koşulu ve bağlanma parası gibi bazı hukuki kurumlarla arasındaki farklar açık biçimde ortaya konulmuştur. Tezin odak noktasını oluşturan koşul, gelecekte meydana gelip gelmeyeceği belirsiz bir olaya bağlanan hukuki sonuçlar çerçevesinde ele alınmıştır. Bir koşulun hukuken geçerli sayılabilmesi için öncelikle bir hukuki işleme bağlanmış olması ve tarafların bu yönde açık bir irade beyanında bulunmuş olmaları gerekmektedir. Bunun yanında koşulun konu aldığı olayın geleceğe ilişkin olması ve gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin mevcut durumda objektif olarak belirsizlik arz etmesi geçerlilik için zorunludur. Koşulun hukuka ve genel ahlak kurallarına aykırı olmaması, baştan itibaren imkansız bir durumu içermemesi ve anlamsız ya da keyfi nitelikte olmaması gibi unsurlar da titizlikle değerlendirilmektedir. Başta geciktirici ve bozucu koşullar olmak üzere koşulun farklı türleri ile bu türlerin koşulun askıda olduğu kritik dönemde ve gerçekleşmesi ya da gerçekleşmemesi durumunda doğurduğu farklı hukuki sonuçlar ayrıntılı biçimde incelenmiştir. Dürüstlük kuralı çerçevesinde koşulun gerçekleşmesini engellememe yükümlülüğü ve koşulun zamanla imkansız hale gelmesi gibi hukuki durumlar da önemli başlıklar arasında yer almaktadır. Bu kapsamlı değerlendirme neticesinde koşula bağlı borç ilişkilerinin Türk Borçlar Hukuku içindeki yeri ve önemi konusunda bütüncül bir bakış açısı sunulması ve bu alandaki hukuki tartışmalara anlamlı bir katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Borç, Borç ilişkisi, Koşul, Koşula bağlı borç ilişkisi, Borç ilişkisinde özel durumlar.Master Thesis Data Analysis and Model Development of Energy Production in Turkey(2025) Namlı, Sefa Yasin; Tolun, Mehmet ReşitBu çalışma, Türkiye'nin elektrik enerjisi üretimi, tüketimi ve dağıtım sistemlerini kapsamlı bir şekilde ele almaktadır. Elektrik enerjisi üretiminde yenilenebilir ve yenilenemez enerji kaynaklarının mevcut durumu analiz edilerek, bu kaynakların enerji arz güvenliğine ve çevresel sürdürülebilirliğe etkisi tartışılmıştır. Türkiye'nin enerji tüketim verileri yıllara göre detaylı bir şekilde değerlendirilmiş, bölgesel ve sektörel farklılıklar istatistiksel yöntemler kullanılarak incelenmiştir. Enerji dağıtım altyapısının mevcut durumu ve karşılaşılan zorluklar analiz edilmiş, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik dağıtımına entegrasyonunun potansiyeli ortaya konulmuştur. Veri analizi süreçlerinde doğrusal regresyon modelleri ve diğer istatistiksel yöntemler kullanılmış; bu sayede enerji üretim ve tüketim trendleri analiz edilmiş ve geleceğe yönelik tahminler yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, Türkiye'nin enerji ithalatına bağımlılığını azaltacak, enerji verimliliğini artıracak ve çevresel etkileri minimize edecek stratejik öneriler sunmaktadır. Çalışma, hem enerji sektörüne hem de politika yapıcılara yenilikçi çözümler ve sürdürülebilir enerji yönetimi için yol gösterici bir rehber niteliğindedir.Master Thesis De Facto Devletlerde 'Tanınma için Demokrasi' Stratejisi: Kosova ve Abhazya Örneklerinin Karşılaştırmalı Bir İncelemesi(2025) Ayhan, İbrahim Rıfat; Ekinci, Fatma DidemThis thesis examines democracy and democratization in de facto states over Abkhazia or Kosovo cases comparatively. De facto states first emerged after 1945 but their number substantially increased with the dissolution of the Soviet Union. Related to their international legitimacy problems, the interest on democracy in de facto states has risen in recent years both in the international community and academic literature. In this context, this study seeks answers to three key questions related to democracy in de facto states in the literature grounded on the relations with the patron state, ethnic divisions and conflict, and recognition and recognition strategies. To this end, the study utilizes Freedom House data and reports, semi-structured interviews conducted by the author, and local news outlets in Abkhazia and Kosovo. As a result, the study concludes that the most important, if not the only, factor behind both democratization and recognition of de facto states is the patron state. The difference in democracy levels between Kosovo or Abkhazia is also directly related to this factor. Moreover, the most important internal obstacle to democratization in de facto states is ethnic cleavages and conflicts. Finally, a democratic regime plays only a very limited role in the recognition of de facto states. Relatedly, although it is correct that Kosovo has pursued a so-called 'democracy-for-recognition strategy', this has not been the case for Abkhazia.Master Thesis Derin Öğrenme Kullanılarak X-Ray Görüntülerinde Otomatik Tehdit Algılama(2025) Bayezit, Halil Uğur; Tolun, Mehmet ReşitX-ray bagaj taramalarında otomatik nesne tespiti, güvenliği ve yüksek hacimli ortamlar (örneğin, havaalanları) gibi yerlerde operasyonel verimliliği sağlamak için kritik bir öneme sahiptir. Geleneksel yöntemler, X-ray görüntülemenin benzersiz zorlukları olan üst üste binen nesneler ve düşük kontrast gibi durumlarla baş etmekte genellikle yetersiz kalmaktadır. Derin öğrenmede son yıllarda yaşanan gelişmeler, özellikle YOLO (You Only Look Once) çerçevesi, gerçek zamanlı nesne tespiti için dikkate değer bir potansiyel göstermiştir. Bu tez, en güncel YOLO modellerinden YOLOv8, YOLOv9 ve YOLOv10'un en yaygın kullanılan üç X-ray bagaj veri kümesi üzerindeki performansını incelemekte ve karşılaştırmaktadır. Bu veri kümeleri şunlardır; CLCXray, PIDXray ve SIXray. Araştırma, bu modelleri algılama doğruluğu, çıkarım hızı ve hesaplama verimliliği gibi temel metrikler açısından değerlendirmekte ve gerçek dünya uygulamalarına uygunluklarını belirlemeyi amaçlamaktadır. Çalışma, karmaşık ve dağınık ortamlardaki nesneleri tespit etme yeteneklerini kapsamlı deneylerle incelemekte, algılama hassasiyeti ve işlem hızını dengeleme üzerinde yoğunlaşmaktadır. Sonuçlar, YOLOv10'un genel olarak en iyi performansı sergilediğini, üstün doğruluk ve daha hızlı çıkarım süreleri sunarken düşük hesaplama karmaşıklığını koruduğunu ortaya koymaktadır. YOLOv8 ve YOLOv9 da belirli senaryolarda öne çıkan güçlü yönleriyle rekabetçi bir performans sergilemektedir. Bulgular, en yeni YOLO modellerinin gerçek dünya X-ray bagaj tarama sistemlerinin gereksinimlerini karşılamada oldukça etkili olduğunu ve operasyonel güvenlik ortamlarında kullanım potansiyeli taşıdığını gösteriyor. Bu çalışma, nesne algılama modellerinin kapsamlı bir incelemesini sunuyor, pratik uygulamalar hakkında değerli bilgiler sağlıyor ve otomatik güvenlik sistemlerindeki gelişmelerin temelini oluşturuyor.Master Thesis Determination Proceeding of Notaries Public(2024) Akbulut, Mehmet Emin; Tanrıver, SühaNoterlik faaliyeti bir kamu hizmetidir ve noterlerin temel işlevi hukukî güvenliği sağlamaktır. Bu işlevini hukukî işlemleri düzenleyerek yapmasının yanı sıra tespit faaliyetinde bulunarak da yerine getirmektedir. Noterlerin tespit işleri, Noterlik Kanunu'nun 61. maddesinde düzenlenmiştir. Bu görev, noterlerin özel olarak yapacağı bir iş niteliğine sahiptir. Bu tespitler, delil tespiti niteliğinde değildir, daha ziyade adlî idarî bir faaliyet niteliğindedir. Noterler, yapmış oldukları tespit işleri ile hukukî fiilleri ve maddi vakıalar ile ilgililerin duygu ve tasavvur açıklamaları şeklindeki irade beyanlarını belgelendirmektedir. Bu tespit tutanakları resmî belge niteliğinde olmasına karşın kesin delil değildir. Mahkeme bu belgeleri diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirecektir. Ancak, bu belgelerin resmî nitelikte olması ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli olması, tespit tutanaklarına delillerin değerlendirilmesi aşamasında özel bir önem yüklemektedir. Noterlerin yapmış oldukları tespitlerin kapsamı bakımından tartışma bulunmakla birlikte olması gereken hukuk (de lege ferenda) bakımından, noterler sadece özel hukuk alanına değil aynı zamanda ceza hukuku, idare hukukuna ve vergi hukukuna ilişkin tespit yapabilmelidir.Master Thesis Ekg Sinyalinin Aritmi Tespiti için Gürültüden Arındırılması(2025) Alag, Ali Khaleel Alag; Preveze, BarbarosBu çalışma, elektrokardiyogram (EKG) sinyalleri üzerinden kalp rahatsızlıklarını tespit etmede karşılaşılan önemli zorluklardan biri olan gürültü azaltımını iyileştirerek çözüm bulmaya odaklanmaktadır. EKG sinyalleri, doğru analiz için gerekli önemli özellikleri gizleyebilecek taban sapması (baseline wander), elektrik hattı paraziti ve kas artefaktları gibi çeşitli gürültü kaynaklarına karşı hassastır. Bu araştırmada, MATLAB kullanılarak etkili bir filtreleme süreci uygulanması hedeflenmiş olup, daha pürüzsüz bir EKG sinyali elde edilmesi ve bunun da ileri teşhis uygulamalarında faydalı olması amaçlanmıştır. Çalışmada kullanılan veriler, analiz için uygun olan çeşitli EKG sinyalleri sağlayan PhysioNet ATM veri tabanından alınmıştır. Bu amaç doğrultusunda, bir dizi filtreleme yöntemi uygulanmıştır: Sonlu Darbe Tepkili (FIR) düşük geçiren filtre, Chebyshev filtreleri (Tip I ve Tip II) ve dalgacık tabanlı yöntem. FIR düşük geçiren filtre, yüksek frekanslı gürültüyü engellemek ve yalnızca sinyalin ana bileşenlerini korumak için tasarlanmıştır. Öte yandan, dalgacık filtreleme, önemli sinyal özelliklerine zarar vermeden geçici (transient) gürültüleri azaltmak için durağan olmayan bir yöntem sunar, Sinyal gürültüsü filtrelendikten sonra, aritmi tespitinde kullanılmak üzere R zirve (R peak) tespiti gerçekleştirilmiştir. Orijinal veriler ile taban sapması giderilmiş (BLW denoised) verilerin karşılaştırılması, aritmilerin ve diğer kalp hastalıklarının ,tanımlanması için gerekli veri işleme sürecini görselleştirmeye olanak tanımaktadır. MATLAB ortamında R zirveleri, 'findpeaks' fonksiyonu kullanılarak tespit edilmiştir, Sonuç olarak, her bir filtreleme yöntemi gürültüyü azaltma konusunda katkı sağlasa da, dalgacık eşikleme (wavelet thresholding), özellikle durağan olmayan gürültülerde bile sadık sinyal bilgilerini koruma açısından daha iyi sonuçlar vermektedir. EKG sinyallerindeki yeni özelliklerin kesin olmayan karakterizasyonu ve nicelendirilmesi rapor edilmiştir; elde edilen sonuçlar, egzersiz stres testi sırasında teşhis yorumlarını iyileştirme potansiyeline sahip gelişmiş filtreleme tekniklerinin daha fazla doğrulanması gerektiğine işaret etmektedir. Bu çalışmanın bulgularının, klinik ve araştırma ortamlarında daha sağlam EKG ön işleme yöntemlerinin geliştirilmesine katkı sağlaması beklenmektedir. Belirtilen tüm yöntemlerle iyileştirilmiş sinyal-gürültü oranı (SNR) elde edilmesi sayesinde, sonuçlar EKG analizinde yüksek doğruluk göstererek tıbbi teşhislerde daha güvenilir sonuçlar elde edilmesine olanak tanımaktadır.Master Thesis Electronic Tender by Public Procurement Law No: 4734(2024) Özbakır, Anıl Fatih; Ayaydın, DilhunKüresel çapta sürekli gelişen teknolojik gelişmeler neticesinde hukuk alanında çok çeşitli değişimler yaşanmıştır. İlgili değişimler arasında kamu harcamalarını ilgilendiren kamu ihaleleri de yer almaktadır. Kamu İhale Hukuku kendi içerisinde köklü bir değişime giderek çok sayıda değişim ve yeniliğe uğramıştır. Dijitalleşen toplum düzeninin ihtiyaçlarının kamu nezdinde karşılanması ve kamu hizmetlerinin sürekliliği açısından daha modern bir sistem olan Elektronik Kamu Alımları Platformu (EKAP) kurulmuştur. İlgili bu çalışmada ülke çapında gerçekleştirilen tüm kamu harcamalarını ilgilendiren ihalelere etkisi bulunan bu köklü değişim neticesinde klasik ihale dönemine oranla nelerin yaşandığı 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve ilgili yönetmelikler doğrultusunda negatif ve pozitif yönleri ile ele alınarak değerlendirilecektir. Söz konusu değişimin, pozitif yönlerinin tespiti sağlanarak bu etkinin süreklilik arz etmesi amaç edinilecek olup; negatif yönlerin tespiti ile beraber ilgili sorunlara karşı çözüm arayışına gidilmiş olacaktır. Kamu İhale Hukuku bir bütün halinde ele alınarak klasik ihale dönemi ile elektronik ihale döneminin kıyası mahkeme kararları ve Kamu İhale Kurumunun yayınlamış olduğu karar ve raporlar doğrultusunda ilgili değişimin yeterliği eksileri ve artılarıyla değerlendirilecektir. Çalışmamızın son kısmında ise günümüz popülerliği ile ön plana çıkan yapay zekânın tavsiye niteliğinde sunacak olduğumuz şekilde kamu ihale hukukuna uygulanması ele alınacaktır.Master Thesis Elektrikli Araç Şarj İstasyonları için Optimal Yer Seçimi(2025) Gökler, Ezgi Nagihan; Qadrı, Syed Shah Sultan MohıuddınElektrikli araçların (EV) hızla yaygınlaşması, verimli ve erişilebilir bir şarj altyapısının geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu alandaki temel zorluklardan biri, şarj istasyonlarının optimum konumlandırılmasıdır. Bu yerleşim kararı, kullanıcı erişilebilirliği, operasyonel maliyetler ve genel hizmet verimliliği üzerinde doğrudan etkili olmaktadır. Bu çalışmada, elektrikli araç şarj istasyonu yer seçimi problemi, talep ve kapasite kısıtları altında kurulum maliyetleri ile mesafeye dayalı hizmet maliyetlerini bütünleştiren Karışık Tamsayılı Doğrusal Programlama (MILP) modeli olarak ele alınmıştır. Problemin NP-zor doğası nedeniyle, klasik optimizasyon yöntemleri problem boyutu büyüdükçe hesaplama açısından uygulanamaz hale gelmektedir. Bu sınırlamayı aşmak amacıyla, ölçeklenebilir sezgisel yaklaşımlar olarak tek amaçlı Genetik Algoritma (GA) ve çok amaçlı Sıralı Genetik Algoritma II (NSGA-II) önerilmiş ve uygulanmıştır. Geliştirilen algoritmaların hem gerçek dünya verileri hem de sentetik olarak oluşturulmuş veri kümeleri üzerinde test edilerek çözüm kalitesi, hesaplama verimliliği ve algoritmik sağlamlık açısından kapsamlı bir değerlendirmesi yapılmıştır. GAMS çözümleyicisiyle elde edilen kesin çözümlerle yapılan karşılaştırmalar, GA'nın önemli ölçüde daha kısa sürelerde neredeyse optimal sonuçlar üretebildiğini göstermektedir. Ayrıca NSGA-II, kurulum ve hizmet maliyetleri arasındaki değiş tokuş yapısını etkili bir şekilde yansıtarak çeşitli Pareto-optimal çözümler üretmekte ve çok kriterli karar verme bağlamında esneklik sağlamaktadır. Bu çalışma, EV şarj altyapısının planlanması alanına, farklı kentsel ortamlara uygulanabilir sağlam ve uyarlanabilir bir çözüm metodolojisi sunarak katkı sağlamaktadır. Gelecek çalışmalar; dinamik talep profillerinin entegrasyonu, yenilenebilir enerji kaynaklarının dikkate alınması ve etkileşimli karar destek sistemlerinin geliştirilmesi yönünde ilerleyebilir.Master Thesis Evaluation of Occupational Diseases From the Perspective of Occupational Health and Safety(2024) Altun, Gizem; Akan, Aslı ErBu çalışma, Türkiye'deki kömür ve linyit çıkarılması ile bina inşaatı sektörlerinde meslek hastalıklarının yaygınlığını ve bu hastalıkların iş sağlığı üzerindeki etkilerini incelemektedir. Araştırmanın amacı, bu sektörlerde çalışan işçilerin karşılaştığı sağlık risklerini belirlemek ve mevcut iş sağlığı ve güvenliği mevzuatının bu riskleri önlemedeki etkinliğini değerlendirmektir. Çalışmada, veri toplama ve analiz süreci kapsamında ilgili literatür taranmış, mevcut mevzuat incelenmiş ve Türkiye ile Avrupa'daki uygulamalar karşılaştırılmıştır. Elde edilen bulgular, Türkiye'de meslek hastalıklarının yaygın olmasının, mevzuatın yetersiz uygulanması ve denetim eksikliklerinden kaynaklandığını göstermektedir. Avrupa'da ise sıkı denetimlerin ve gelişmiş iş sağlığı politikalarının meslek hastalıklarını önemli ölçüde azalttığı tespit edilmiştir. Bu bağlamda, Türkiye'de iş sağlığı ve güvenliği politikalarının daha etkin uygulanması, denetimlerin sıkılaştırılması ve iş sağlığı eğitimlerinin yaygınlaştırılması önerilmektedir.Master Thesis Evalution of Construction Technologies and Architectural Features of Antalya Battery Factory Campus(2024) Ünlü, Nazlı; Akan, Aslı Er1960'lı yıllarda Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) tarafından üretim tesisleri kurulmaya başlanmıştır. Bunlardan biri olan MKE Antalya Pil Fabrikası Yerleşkesi, 1974 yılında Antalya'da kurulmuştur. Cumhuriyet Dönemi'ne ait birçok yapının yıkıldığı ve diğerlerinin de özgün niteliklerini kaybettiği bir dönemde, Antalya Pil Fabrikası Yerleşkesi dikkate değer bir yenilik örneği olarak öne çıkmaktadır. Modern mimarinin kent düzeyinde somutlaştığı bir alan, işçilerin tüm ihtiyaçlarının karşılandığı bir merkezdir. Aynı zamanda yeniden yapılanan üretim ve tüketim ilişkilerine uyum sağlayan bir yerleşim yeri olarak tasarlanan kampüs çağdaş sosyal alanlara da sahiptir. Bu nedenle bu çalışmanın amacı Antalya Pil Fabrikası Yerleşkesi' nin mimari özelliklerini incelemek, döneminin yapım teknolojilerini değerlendirmektir. Araştırma yöntemi olarak vaka çalışması yöntemi kullanılmış olup Devlet Arşivlerinde ve Makine Kimya Endüstrisi Kurumu Arşivinde araştırmalar yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarının günümüzde işlevini sürdürmeyen Antalya Pil Fabrikası Yerleşkesi' nin mimari ve yapısal özelliklerinin literatürde yer almasına katkı sunacağı beklenmektedir.Master Thesis Examination of the Implementation of Court Decisions in Administrative Jurisdiction in the Context of Judicial Decisions(2024) Vural, Ahmet Hüsrev; Ayaydın, DilhunBu çalışmada idari yargı mercilerince verilen kararların kimler tarafından hangi sürede uygulanması gerektiği, uygulanmamasının nasıl ortaya çıktığı, kararların uygulanmasına ilişkin hukuki güvencelerin neler olduğu ve kararların uygulanmaması durumunda buna sebep olanların sorumluğuna değinilecek, mahkeme kararlarının uygulanmamasının sebep olduğu zararların tazmin edilebilme koşullarının belirlenmesi ile buna ilişkin yargı kararlarının değerlendirilmesi ve kararlarda ortaya konulan ölçütlerin değerlendirilmesi amacıyla çalışma yapılacak olup buna ilişkin olarak karar ve mahkeme kavramı, kararların icrai şekli, meydana gelen zarar, zarar ile eylem veya eylemsizlik arasındaki illiyet bağı, konuyla ilgili yargı kararlarıyla belirlenen ölçütler, literatür taraması yapılarak bilimsel eserlerden, doktrinden ve yargı kararlarından yararlanmak suretiyle tez yazımı gerçekleştirilecektir.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »
